Güneş .
Güneş
Güneş
Yüz elli milyon kilometre kadar
mesafeden dünyaya bakan güneş, büyük bir ateş topu görünümündedir. Bütün
yeryüzündeki canlıların ihtiyacı olan enerjiyi 8 dakikada yer küreye ndirebilme
gücüne sahiptir. Bununla beraber bu azametli enerjisi asla yeryüzüne tamamen
ulaşmaz. Zararlı ışınlar, atmosferde süzülür, arıtılır. Güneş enerjisinin büyük
bir kısmı, fezada kalmaktadır. Uzun yıllar, bilginler, tükenmeyen güneş
enerjisinin nasıl muhafaza edildiğinin sırrını çözememişlerdi. Onu yanan bir
ateş kütlesi zannedip, tükenmemesinin sebebini araştırdılar. Güneş, hakikatte
yanan bir cisim olsaydı, şimdiye kadar çoktan sönmüş olması gerekirdi. İnsanlık,
güneşteki enerjinin nereden kaynaklandığının anlaşılması için asırlarca bekledi.
Nihayet 2. Dünya Savaşı sonlarında ilk atom bombasının patlamasından sonra
ortaya çıkan muazzam enerjinin, güneşte de mevcut olacağı hükmü yerleşti. Bugün
ise, astronomi bilginleri, güneşin bitmeyen ısı ve ışık enerjisinin hidrojen ve
karbon maddelerinin parçalanmasından doğan atom enerjisi olduğuna inanmaktadır.
Güneşin ve yıldızların uzaya
yaydıkları enerjilerinin kaynağı "füzyon" olaylarıdır. Hidrojen gibi hafif
çekirdeklerin birleşerek ve bu esnada kütlelerinden kaybederek büyük bir enerji
vermesi olayına füzyon olayı denilir. Mesela 4 hidrojen atomunun birleşmesiyle
bir helyum oluşur ve toplam kütlenin binde yedisi enerjiye dönüşerek yol olur.
Güneşin atmosferinde son derece bol miktarda (güneşin yarısından fazla)
hidrojenin bulunduğu tespit edilmiştir. Yine bol miktarda helyumun da varlığı
anlaşılmıştır. Kâinatta çoğunlukla bulunan element de hidrojendir. Hidrojenden
helyumun oluşması için güneşin ve yıldızların içlerindeki milyonlarca derecelik
ısı yeter (Soğuk füzyon mümkün değildir). Güneşin saniyede yaydığı enerji
karşılığındaki kütle kaybı, saniyede 4 milyon tondan fazladır. Buna göre
Güneşin, milyarlarca yıldır enerjisi tükenmediği gibi, 1-2 milyar yıl, dünyamıza
enerji göndermeğe yetecek yapıdadır. Sonra, (Allah'ın takdir ettiği bir zamanda)
sönüp bitecektir. Güneşte hidrojenlerin birleşmesi sonucu ortaya çıkan helyum
çekirdeklerinin de daha ağır çekirdeklere dönüştüğü düşünülür. Demir çekirdeği
son üründür.
Güneş, dünyadan 150 milyon km.
uzakta olmasına rağmen bizim için gerekli enerjiyi bize kesintisiz ulaştırır. Bu
dev enerjili gök cismi, hidrojeni devamlı olarak helyuma çevirir. Her saniye 616
milyar ton hidrojen, 612 milyar ton helyuma çevrilir. Bu esnada dışarı salınan
enerji, 500 milyon hidrojen bombasının patlamasına denktir. Dünyadaki dengenin
devamı için gereken enerjinin % 99'u güneşten gelir. Isı ve ışığa dönüşüp
insanlar başta olmak üzere yaratıklara hizmet eden, böylesine muazzam bir enerji
kaynağının düzenini kim kurmuş, gücünü kim vermiş?
Dünyamıza düşmüş olan
meteorların ve yıldızlardan gelen ışınların analizleri neticesinde bilinir ki,
Güneş ve sistemine dahil olan gezegenlerde, hatta yıldızlarda dünyada bilinmeyen
başka bir element mevcut değildir. Bütün elementler de, proton ve nötronun
katlarıdır. Son asırlarda bilginler, evrenin kütlesinde (bize göre dünya
semasında) 10 üzeri 79 proton ve nötron kütlesinin bulunduğunu tahmin
etmektedirler. Semadaki yıldız, galaksi ve gezegenleri ne kadar proton ve
nötrondan (nükleondan) yarattığını Allah bilir. Çünkü O "Her şeyi adediyle
saymıştır." (72/Cinn, 28)
Güneş
Yüz elli milyon kilometre kadar
mesafeden dünyaya bakan güneş, büyük bir ateş topu görünümündedir. Bütün
yeryüzündeki canlıların ihtiyacı olan enerjiyi 8 dakikada yer küreye ndirebilme
gücüne sahiptir. Bununla beraber bu azametli enerjisi asla yeryüzüne tamamen
ulaşmaz. Zararlı ışınlar, atmosferde süzülür, arıtılır. Güneş enerjisinin büyük
bir kısmı, fezada kalmaktadır. Uzun yıllar, bilginler, tükenmeyen güneş
enerjisinin nasıl muhafaza edildiğinin sırrını çözememişlerdi. Onu yanan bir
ateş kütlesi zannedip, tükenmemesinin sebebini araştırdılar. Güneş, hakikatte
yanan bir cisim olsaydı, şimdiye kadar çoktan sönmüş olması gerekirdi. İnsanlık,
güneşteki enerjinin nereden kaynaklandığının anlaşılması için asırlarca bekledi.
Nihayet 2. Dünya Savaşı sonlarında ilk atom bombasının patlamasından sonra
ortaya çıkan muazzam enerjinin, güneşte de mevcut olacağı hükmü yerleşti. Bugün
ise, astronomi bilginleri, güneşin bitmeyen ısı ve ışık enerjisinin hidrojen ve
karbon maddelerinin parçalanmasından doğan atom enerjisi olduğuna inanmaktadır.
Güneşin ve yıldızların uzaya
yaydıkları enerjilerinin kaynağı "füzyon" olaylarıdır. Hidrojen gibi hafif
çekirdeklerin birleşerek ve bu esnada kütlelerinden kaybederek büyük bir enerji
vermesi olayına füzyon olayı denilir. Mesela 4 hidrojen atomunun birleşmesiyle
bir helyum oluşur ve toplam kütlenin binde yedisi enerjiye dönüşerek yol olur.
Güneşin atmosferinde son derece bol miktarda (güneşin yarısından fazla)
hidrojenin bulunduğu tespit edilmiştir. Yine bol miktarda helyumun da varlığı
anlaşılmıştır. Kâinatta çoğunlukla bulunan element de hidrojendir. Hidrojenden
helyumun oluşması için güneşin ve yıldızların içlerindeki milyonlarca derecelik
ısı yeter (Soğuk füzyon mümkün değildir). Güneşin saniyede yaydığı enerji
karşılığındaki kütle kaybı, saniyede 4 milyon tondan fazladır. Buna göre
Güneşin, milyarlarca yıldır enerjisi tükenmediği gibi, 1-2 milyar yıl, dünyamıza
enerji göndermeğe yetecek yapıdadır. Sonra, (Allah'ın takdir ettiği bir zamanda)
sönüp bitecektir. Güneşte hidrojenlerin birleşmesi sonucu ortaya çıkan helyum
çekirdeklerinin de daha ağır çekirdeklere dönüştüğü düşünülür. Demir çekirdeği
son üründür.
Güneş, dünyadan 150 milyon km.
uzakta olmasına rağmen bizim için gerekli enerjiyi bize kesintisiz ulaştırır. Bu
dev enerjili gök cismi, hidrojeni devamlı olarak helyuma çevirir. Her saniye 616
milyar ton hidrojen, 612 milyar ton helyuma çevrilir. Bu esnada dışarı salınan
enerji, 500 milyon hidrojen bombasının patlamasına denktir. Dünyadaki dengenin
devamı için gereken enerjinin % 99'u güneşten gelir. Isı ve ışığa dönüşüp
insanlar başta olmak üzere yaratıklara hizmet eden, böylesine muazzam bir enerji
kaynağının düzenini kim kurmuş, gücünü kim vermiş?
Dünyamıza düşmüş olan
meteorların ve yıldızlardan gelen ışınların analizleri neticesinde bilinir ki,
Güneş ve sistemine dahil olan gezegenlerde, hatta yıldızlarda dünyada bilinmeyen
başka bir element mevcut değildir. Bütün elementler de, proton ve nötronun
katlarıdır. Son asırlarda bilginler, evrenin kütlesinde (bize göre dünya
semasında) 10 üzeri 79 proton ve nötron kütlesinin bulunduğunu tahmin
etmektedirler. Semadaki yıldız, galaksi ve gezegenleri ne kadar proton ve
nötrondan (nükleondan) yarattığını Allah bilir. Çünkü O "Her şeyi adediyle
saymıştır." (72/Cinn, 28)
ARZ VE SEMÂ
- ARZ VE SEMÂ (YER VE GÖK)
- Arz ve Semâ Kelimelerinin Anlam ve Mâhiyeti
- Semâ ve Semâlar
- Burçlar
- Güneş .
- Yıldızlar
- Dünyamız ve Güneş .
- Hareket ve Zaman .
- Evrenin Muazzam Büyüklüğü .
- Galaksiler Ve Samanyolu Galaksisi
- Fezanın Kısmî Fethi
- Kâinatın Nizamı, Muhteşem Sistem ..
- Kâinat Büyük, Ama Ekber Değil!
- Gök Cisimlerinin Putlaştırılıp Bâtıl Ta ı Kabul Edilmesi
- Ve Günümüz .
- Günümüz ve Modern Müneccimlik .
- Günümüz ve Arzın Kutsallaştırılması
- Müneccimlik ve Falcılık .
- Burç veYıldız Falının Hükmü .
- Arz ve Sema Konusuyla İlgili Ayet-i Kerimeler
- Konuyla İlgili Geniş Bilgi Alınabilecek Kaynaklar