Cehennemin 7 Kapısı ve Cehennem Tabakaları
Cehennemin 7 Kapısı ve Cehennem Tabakaları
Cehennemin 7
Kapısı ve Cehennem Tabakaları
Kur'an-ı Kerîm'de Cehennem'in
yedi kapısının olduğu belirtilmektedir.
"Cehennemin yedi kapısı
olup, her kapıdan onların girecekleri ayrılmış bir kısım vardır." (el-Hicr:
15/44)
Bu ayet iki şekilde tefsîr
edilmiştir:
a- Cehenneme girecekler
çok olduğu için;
b- Cezalandırma
azgınlığın çeşit ve derecelerine göre olacağı için Cehennem'in yedi kapısı veya
tabakası vardır. Bu kapı veya tabakalar şunlardır:
1- Cehennem: "Derin
kuyu" demektir. Cehennem tabakalarına ait yedili tasnif sisteminde azabı en
hafif olan en üst tabakadır. Sünnî âlimlere göre burası günahkâr mü'minlerin
azap yeri olacak, bunların azabı sona erdikten sonra boş kalacaktır. Bu durumda
cehennem, genel olarak ahiretteki azap yerinin bütününün; özel olarak da en üst
tabakasının adı olmaktadır. Kur'an-ı Kerim'de 77 ayette geçmektedir.
2- Lâzâ (alevli ateş): "Hâlis ateş" anlamına gelen
kelime Kur'an'da bir yerde geçmekte ve "bedenin iç organlarını söküp koparan"
diye nitelendirilmektedir.[1]
"Hayır (Allah onu azabdan kurtarmaz) Çünkü o Cehennem
alevli bir ateştir." (el-Meâric: 70/15)
3- Saîr (çılgın ateş):
"Tutuşturmak, alevlendirmek" anlamındaki sa'r kökünden sıfat olup, Kur'an'da 17
ayette yer alır. Kur'an'da çoğunlukla cehennemin bir adı olarak, bazen de
"tutuşturulmuş, alevli ateş" manasında kullanılmıştır.
"O şeytanlara (ahirette)
çılgın ateş azabı hazırladık." (el-Mülk: 67/5)
Ayrıca on beş ayette daha bu
isimle geçmektedir.[2]
4- Sakar (kırmızı ateş): "Şiddetli bir ısı ile
yakıp kavurmak" anlamındaki sakr kökünden isimdir. Dört ayette cehennem kelimesi
yerine kullanılmış, bunlardan Müddessir: 74/28-29. ayetlerde "yaktığı şeyi
tüketircesine tahrip etmekle birlikte sönmeyip yakmaya devam eden ve insanın
derisini kavuran" şeklinde nitelendirilmiştir.
"Hem ey Rasûlüm bilir misin, nedir o sakar
(Cehennem)." (el-Müddessir: 14/27)
5- Hâviye (uçurum):
"Yukarıdan aşağıya düşmek" anlamındaki hüviy kökünden isim olan hâviye, "uçurum,
derin çukur" manasına gelir. Kur'an'da sadece bir yerde[3]
zikredilmiş ve ayetin devamında harareti yüksek ateş diye izah edilmiştir.
"O, kızgın bir ateştir."
(el-Kâria: 101/9-11)
6- Hutame (kalbleri saran
ateşli kaygı): "Kırmak, ufalayıp tahrip etmek" anlamındaki hatm
kökünden olup, "Allah'ın yüreklere kadar tırmanan tutuşturulmuş ateşi" diye
açıklanmıştır.[4]
"Şüphesiz o, Hutame'ye
(ateşe) atılacaktır." (Hümeze: 104/4)
7- Cahim (yanan kızgın
ateş): "Kat kat yanan, alevi ve ısı derecesi yüksek ateş" anlamında olup 26
ayette ve bazı hadislerde geçer. Kur'an'da daha çok cehennem yerine, birkaç
ayette de "tutuşturulan yakıcı ateş" anlamında kullanılmıştır.
"Küfredenler ve ayetlerimizi
yalanlayanlara gelince, işte onlar Cahim'in yarânıdırlar." (el-Mâide: 5/10)[5]
Kur'an'da cehennem için
kullanılan başka kelime ve terkipler de mevcuttur.
Azabu'l-Harik: Beş
ayette "azâbü'l-harîk" (yakıcı, ateş, yangın azabı) cehennem için
kullanılır.
Hamim: 12 Ayette geçen
"hamîm" (kaynar su) cehennemdeki azap türlerinden biri olmak üzere,
bunun, cehennemliklere içirileceği ve başlarından aşağı döküleceği beyan edilir.
Semûm: Temas ettiği şeyi
zehir gibi etkileyip dokularına işleyen sıcak rüzgâr anlamındadır. Cehennem
azabının türlerinden olmak üzere iki ayette geçer.
Siccin: Hapishane, derin
çukur anlamındaki "Siccîn" kelimesinin cehennemin veya oradaki vadilerden
birinin adı olduğu kabul edilir.
Gayy, Veyl: Azıp sapmak
anlamındaki "ğayy" kelimesi ile, yazıklar olsun, vay haline! anlamındaki
"veyl" kelimesinin cehennemdeki bir kuyu, dağ veya vadinin adı olduğu da
belirtilir.
İslam âlimleri, cehennemin yedi
kapılı (yedi tabaka) oluşu üzerinde durmuşlardır. Ebussuud'a göre kapıların daha
az veya daha çok değil de yedi oluşu, oraya girmeye sebep olan vasıtaların, yani
beş duyu organıyla, şehvet ve gazap temayüllerinin toplam aynı sayıda olmasıyla
ilgilidir. Elmalılı ise şöyle bir yorum yapmaktadır: İnsanın mükellefiyet
organları beş duyu ile birlikte kalp ve tenasül uzvudur. Manevî anlamdaki kalp
kapısı açık olursa kişi doğru yoldan yürüyerek cennete girer, aksi takdirde yedi
organ, mükellefi yedi çeşit azaba sürükler. Nitekim cennet ehlinden söz eden
ayetlerde onların kalplerinde kin ve kötülüğün bulunmadığı ifade edilir.[6]
Hâviye, uçurum, derin çukur
demektir. Hâviye adlı cehennemin derinliğini düşün! Dünyadaki şehvetlerin,
nefsânî isteklerin derinliklerinin bir sonu olmadığı gibi, Hâviye'nin de
derinliğinin sonu yoktur.[7]
[1]
Meâric: 70/15-16.
[2]
22/4; 31/21; 34/12 vs.
[3]
Karia: 101/9.
[4]
Hümeze: 104/4-7.
[5] M.
Sait Şimşek, Şamil İslam Ansiklopedisi: 1/281. Ahmet Kalkan, Kur'an Kavram
Tefsiri.
[6] Hak
Dini, K. Dili, Eser Y. c 5, s. 3066.
[7] Ahmet
Kalkan, Kur'an Kavram Tefsiri.
Cehennemin 7
Kapısı ve Cehennem Tabakaları
Kur'an-ı Kerîm'de Cehennem'in
yedi kapısının olduğu belirtilmektedir.
"Cehennemin yedi kapısı
olup, her kapıdan onların girecekleri ayrılmış bir kısım vardır." (el-Hicr:
15/44)
Bu ayet iki şekilde tefsîr
edilmiştir:
a- Cehenneme girecekler
çok olduğu için;
b- Cezalandırma
azgınlığın çeşit ve derecelerine göre olacağı için Cehennem'in yedi kapısı veya
tabakası vardır. Bu kapı veya tabakalar şunlardır:
1- Cehennem: "Derin
kuyu" demektir. Cehennem tabakalarına ait yedili tasnif sisteminde azabı en
hafif olan en üst tabakadır. Sünnî âlimlere göre burası günahkâr mü'minlerin
azap yeri olacak, bunların azabı sona erdikten sonra boş kalacaktır. Bu durumda
cehennem, genel olarak ahiretteki azap yerinin bütününün; özel olarak da en üst
tabakasının adı olmaktadır. Kur'an-ı Kerim'de 77 ayette geçmektedir.
2- Lâzâ (alevli ateş): "Hâlis ateş" anlamına gelen
kelime Kur'an'da bir yerde geçmekte ve "bedenin iç organlarını söküp koparan"
diye nitelendirilmektedir.[1]
"Hayır (Allah onu azabdan kurtarmaz) Çünkü o Cehennem
alevli bir ateştir." (el-Meâric: 70/15)
3- Saîr (çılgın ateş):
"Tutuşturmak, alevlendirmek" anlamındaki sa'r kökünden sıfat olup, Kur'an'da 17
ayette yer alır. Kur'an'da çoğunlukla cehennemin bir adı olarak, bazen de
"tutuşturulmuş, alevli ateş" manasında kullanılmıştır.
"O şeytanlara (ahirette)
çılgın ateş azabı hazırladık." (el-Mülk: 67/5)
Ayrıca on beş ayette daha bu
isimle geçmektedir.[2]
4- Sakar (kırmızı ateş): "Şiddetli bir ısı ile
yakıp kavurmak" anlamındaki sakr kökünden isimdir. Dört ayette cehennem kelimesi
yerine kullanılmış, bunlardan Müddessir: 74/28-29. ayetlerde "yaktığı şeyi
tüketircesine tahrip etmekle birlikte sönmeyip yakmaya devam eden ve insanın
derisini kavuran" şeklinde nitelendirilmiştir.
"Hem ey Rasûlüm bilir misin, nedir o sakar
(Cehennem)." (el-Müddessir: 14/27)
5- Hâviye (uçurum):
"Yukarıdan aşağıya düşmek" anlamındaki hüviy kökünden isim olan hâviye, "uçurum,
derin çukur" manasına gelir. Kur'an'da sadece bir yerde[3]
zikredilmiş ve ayetin devamında harareti yüksek ateş diye izah edilmiştir.
"O, kızgın bir ateştir."
(el-Kâria: 101/9-11)
6- Hutame (kalbleri saran
ateşli kaygı): "Kırmak, ufalayıp tahrip etmek" anlamındaki hatm
kökünden olup, "Allah'ın yüreklere kadar tırmanan tutuşturulmuş ateşi" diye
açıklanmıştır.[4]
"Şüphesiz o, Hutame'ye
(ateşe) atılacaktır." (Hümeze: 104/4)
7- Cahim (yanan kızgın
ateş): "Kat kat yanan, alevi ve ısı derecesi yüksek ateş" anlamında olup 26
ayette ve bazı hadislerde geçer. Kur'an'da daha çok cehennem yerine, birkaç
ayette de "tutuşturulan yakıcı ateş" anlamında kullanılmıştır.
"Küfredenler ve ayetlerimizi
yalanlayanlara gelince, işte onlar Cahim'in yarânıdırlar." (el-Mâide: 5/10)[5]
Kur'an'da cehennem için
kullanılan başka kelime ve terkipler de mevcuttur.
Azabu'l-Harik: Beş
ayette "azâbü'l-harîk" (yakıcı, ateş, yangın azabı) cehennem için
kullanılır.
Hamim: 12 Ayette geçen
"hamîm" (kaynar su) cehennemdeki azap türlerinden biri olmak üzere,
bunun, cehennemliklere içirileceği ve başlarından aşağı döküleceği beyan edilir.
Semûm: Temas ettiği şeyi
zehir gibi etkileyip dokularına işleyen sıcak rüzgâr anlamındadır. Cehennem
azabının türlerinden olmak üzere iki ayette geçer.
Siccin: Hapishane, derin
çukur anlamındaki "Siccîn" kelimesinin cehennemin veya oradaki vadilerden
birinin adı olduğu kabul edilir.
Gayy, Veyl: Azıp sapmak
anlamındaki "ğayy" kelimesi ile, yazıklar olsun, vay haline! anlamındaki
"veyl" kelimesinin cehennemdeki bir kuyu, dağ veya vadinin adı olduğu da
belirtilir.
İslam âlimleri, cehennemin yedi
kapılı (yedi tabaka) oluşu üzerinde durmuşlardır. Ebussuud'a göre kapıların daha
az veya daha çok değil de yedi oluşu, oraya girmeye sebep olan vasıtaların, yani
beş duyu organıyla, şehvet ve gazap temayüllerinin toplam aynı sayıda olmasıyla
ilgilidir. Elmalılı ise şöyle bir yorum yapmaktadır: İnsanın mükellefiyet
organları beş duyu ile birlikte kalp ve tenasül uzvudur. Manevî anlamdaki kalp
kapısı açık olursa kişi doğru yoldan yürüyerek cennete girer, aksi takdirde yedi
organ, mükellefi yedi çeşit azaba sürükler. Nitekim cennet ehlinden söz eden
ayetlerde onların kalplerinde kin ve kötülüğün bulunmadığı ifade edilir.[6]
Hâviye, uçurum, derin çukur
demektir. Hâviye adlı cehennemin derinliğini düşün! Dünyadaki şehvetlerin,
nefsânî isteklerin derinliklerinin bir sonu olmadığı gibi, Hâviye'nin de
derinliğinin sonu yoktur.[7]
[1]
Meâric: 70/15-16.
[2]
22/4; 31/21; 34/12 vs.
[3]
Karia: 101/9.
[4]
Hümeze: 104/4-7.
[5] M.
Sait Şimşek, Şamil İslam Ansiklopedisi: 1/281. Ahmet Kalkan, Kur'an Kavram
Tefsiri.
[6] Hak
Dini, K. Dili, Eser Y. c 5, s. 3066.
[7] Ahmet
Kalkan, Kur'an Kavram Tefsiri.
CEHENNEM
- CEHENNEM ...
- Nâr ve Cehennem Kelimelerinin Anlam ve Mâhiyeti
- Cehennem Azabının Tasviri
- Cehennemin 7 Kapısı ve Cehennem Tabakaları
- Cehennem Azabının Miktar, Şiddet ve Şekli
- Psikolojik Cezalar
- Cehennem Ehli
- Kur'an'da Cehennem Tabloları
- Cehennemle İlgili Bazı Hadis-i Şerifler
- Konuyla İlgili Birkaç Uyarı
- Ve Cehennemin Düşündürdükleri
- Cehennemle İlgili Geniş Bilgi Alınabilecek Kaynaklar