Fecir | Konular | Kitaplar

Tefviz-i Talâk

Tefviz



Tefviz-i Talâk:

 
İslâm hukukunda, boşama hakkı
prensip olarak kocaya tanınmıştır. Bazı durumlarda kadının talebi üzerine
hâkimin de evliliğe son vermesi mümkündür. Mahkemede boşanma sebebi olabilen
haller mezhepler arasında ihtilaflı olmakla birlikte, hastalık ve kusur, kocanın
nafakayı kesmesi, kayıplık ve hakem yoluna başvurulmuş olması bunlar arasında
sayılabilir. Koca, hanımını mahkemeye başvurmadan bizzat boşayabileceği gibi,
vekil aracılığı ile de boşayabilir. Yetkili kılınan vekil, hanım da olabilir.
Koca boşama yetkisini bizzat eşine vermişse, bu yetki vermeye "tefviz" karısına
da "mufavvaza" denir. Böylece tefviz, kocanın boşama yetkisini karısına vermesi,
diye belirlenebilir. Bu vekâletten farklı bir tasarruf olup, bundan kocanın rücû
etmesi mümkün değildir.
Tefviz-i talâk'ın dayandığı
deliller; Kitap ve sünnettir. Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyrulur: "Ey
Peygamber, zevcelerine de ki: Eğer siz dünya hayatını ve onun ziynet ve
ihtişamını arzu ediyorsanız, gelin size boşanma bedellerini vereyim de hepinizi
güzellikle salıvereyim. Eğer Allah'ı, Peygamberini ve ahiret yurdunu
diliyorsanız şüphe yok ki, Allah, içinizde güzel hareket edenler için büyük bir
mükâfat hazırlamıştır." (33/Ahzâb, 28-29). Bu âyetler, Hz. Peygamber'in
zevcelerinin onda olmayan bazı zinet ve eşyayı istemeleri üzerine nâzil
olmuştur. İslâm âlimlerinin çoğunluğuna göre, karıların dünyayı tercihinden
maksat boşanmayı istemeleridir. Bu Ayet inince Allah'ın elçisi, hanımlarını
muhayyer bıraktı, dileyen kalır, isteyen de boşanabilirdi. Ancak ayetin hükmü
karşısında Hz. Peygamberin pâk zevceleri çok üzülmüş ve hepsi onu tercih
etmişlerdir.
Hz. Âîşe (r.a.)'den rivâyete
göre, o şöyle demiştir: "Rasûlullah (s.a.s) bizi muhayyer bıraktı ve biz Allah'ı
ve Resulunü tercih ettik. Bu muhayyerlik bizim aleyhimize bir hüküm meydana
getirmedi." Diğer bir rivâyette ise "Rasûlullah bunu bir boşama olarak saymadı"
demiştir (Buhârı, IX, 302). Bu hadis, kadın boşama yetkisine sahip olduktan
sonra, kocasını değil de kendi nefsini tercih ederse, bunun bir boşama
sayılacağına delâlet eder. Koca, karısına boşanma yetkisini, başlangıçta nikâh
akdi sırasında verebilir. Kadın, erkeğe, "Bir boşama hakkı elimde olmak üzere
seninle evlendim" dese, erkek de "O şekilde seni karılığa kabul ettim" diye
kabulde bulununca tefviz gerçekleşir. Evliliğin devamı sırasında da kadına
boşanma yetkisi verebilir.
Ancak şunu da belirtelim ki,
erkekle kadını, boşanmada eşit duruma getiren tefviz-i talâk hakkı, uygulamada
pek az görülmüştür. Müslüman kadın, bilinçlenip diğer haklarına sahip çıkarken
tefviz-i talâk hakkını da gözden uzak tutmamalıdır. Bu hakkı evliliğin
eşiğindeki gençlerin düşünmesi ve ilerisini görerek sahip çıkması bazı güçlükler
doğurabilir. Daha işin başında, bunun evlenecek erkekle pazarlık konusu
yapılması, müstakbel eşlerin birbirine güvensizliği anlamına gelebilir. Bu
nedenle, konunun genel bir hak olarak ele alınması ve nikâh akdi ile birlikte
doğan bir prosedüre bağlanması daha uygudur.