Günümüz ve Yıldız
Günümüz ve Yıldız
Günümüz ve Yıldız:
Açıkça kâfir olanların yanında, nice müslümanım
diyen insan, hâlâ yıldızların, burçların insan kaderinde etkili olduklarına
inanmaktadır. İki kişi, birbirleriyle iyi anlaşıp geçinemiyorsa suç onların
değildir; sebep yıldızlardır: Yıldızları barışmıyordur da onun için.
Birisi, ün mü kazanmıştır, talihi açılıp meşhur mu olmuştur; öyleyse onun
yıldızı parlamıştır. Herkesçe sevildiği için onun yıldızı dişidir de
o yüzdendir bu sempatiklik. Yok, itibardan düşer, ününü yitirerek eski şöhreti
kalmazsa, sebep; onun yıldızı sönmüştür. Artık o yıldızı düşük
biridir. Biri ölünce, onun yaşayında etkili olan yıldızı, onu terkederek başka
diyara göçtüğü için o ölmüştür. O zaman bir yıldız kaydı denilir.
Müneccimin, kâhinin; geleceği (her şeyi değilse bile, çok şeyi) bileceğine hâlâ
inanılır ki, gelecekle ilgili değerlendirmelerde bulunanlara sen müneccim
misin, nereden biliyorsun, diye sorulur; 'adam sanki kâhin'
denilir.
Yine, bu sapık düşünceye göre yıldızlar konuşur,
vahyeder; onların Rasûlleri/elçileri ise astrologlar, medyumlar ve cincilerdir.
Yıldızların konuşma dilini anlayan bu sivri akıllılar, bu mesajları "yıldızınız
diyor ki..." , "burcunuzun durumuna göre başınıza şu, şu gelecek" diye insanlara
para karşılığı tebliğ edilir ki, bu mesaja göre bilinçlensinler ve ona göre
davransınlar.
Haberden, fikirden daha çok magazine yer veren,
yani hangi sanatçı(!)nın karnı ağrıdığından, hangisinin ayakkabısın ne renk
olduğundan bahsedip dört bir yanından resimleyen gazeteler, bir bahane
bulup/uydurup çektikleri resim için yazacakları yazılarda bu iffetsizleri
topluma örnek olarak lanse etmeye çalışırlar. Tabii televizyonların nice
programında da göstere göstere ve haramları cilalayarak bu meşhur edilen
sanatçılar konu edilirken onlar yere sığdırılamaz, göklere çıkarılır. Onlara
yeryüzünde benzeyen eş varlıklar bulunamaz. "Yıldız"dır onlar, "star"dır,
"sanat güneşi"dir. Bu sıfatlar, gök cisimlerine tapan topluluklardan miras kalan
isimlendirmelerdir.
Günümüz ve Yıldız:
Açıkça kâfir olanların yanında, nice müslümanım
diyen insan, hâlâ yıldızların, burçların insan kaderinde etkili olduklarına
inanmaktadır. İki kişi, birbirleriyle iyi anlaşıp geçinemiyorsa suç onların
değildir; sebep yıldızlardır: Yıldızları barışmıyordur da onun için.
Birisi, ün mü kazanmıştır, talihi açılıp meşhur mu olmuştur; öyleyse onun
yıldızı parlamıştır. Herkesçe sevildiği için onun yıldızı dişidir de
o yüzdendir bu sempatiklik. Yok, itibardan düşer, ününü yitirerek eski şöhreti
kalmazsa, sebep; onun yıldızı sönmüştür. Artık o yıldızı düşük
biridir. Biri ölünce, onun yaşayında etkili olan yıldızı, onu terkederek başka
diyara göçtüğü için o ölmüştür. O zaman bir yıldız kaydı denilir.
Müneccimin, kâhinin; geleceği (her şeyi değilse bile, çok şeyi) bileceğine hâlâ
inanılır ki, gelecekle ilgili değerlendirmelerde bulunanlara sen müneccim
misin, nereden biliyorsun, diye sorulur; 'adam sanki kâhin'
denilir.
Yine, bu sapık düşünceye göre yıldızlar konuşur,
vahyeder; onların Rasûlleri/elçileri ise astrologlar, medyumlar ve cincilerdir.
Yıldızların konuşma dilini anlayan bu sivri akıllılar, bu mesajları "yıldızınız
diyor ki..." , "burcunuzun durumuna göre başınıza şu, şu gelecek" diye insanlara
para karşılığı tebliğ edilir ki, bu mesaja göre bilinçlensinler ve ona göre
davransınlar.
Haberden, fikirden daha çok magazine yer veren,
yani hangi sanatçı(!)nın karnı ağrıdığından, hangisinin ayakkabısın ne renk
olduğundan bahsedip dört bir yanından resimleyen gazeteler, bir bahane
bulup/uydurup çektikleri resim için yazacakları yazılarda bu iffetsizleri
topluma örnek olarak lanse etmeye çalışırlar. Tabii televizyonların nice
programında da göstere göstere ve haramları cilalayarak bu meşhur edilen
sanatçılar konu edilirken onlar yere sığdırılamaz, göklere çıkarılır. Onlara
yeryüzünde benzeyen eş varlıklar bulunamaz. "Yıldız"dır onlar, "star"dır,
"sanat güneşi"dir. Bu sıfatlar, gök cisimlerine tapan topluluklardan miras kalan
isimlendirmelerdir.
PUT VE PUTA TAPMA
- PUT VE PUTA TAPMA..
- Put; Anlam ve Mâhiyeti
- Putlara Tapınmanın Sebepleri
- Putperestlik
- Tarihten Günümüze Put ve Putlaştırma
- İlâh Nedir; Putlaştırıp İlâhlaştırma Nasıl Olmaktadır?.
- İlâh'ın Kur'an'daki Iki Mânâsı
- İlâh Düşüncesi
- Putlaştırılıp İlâh Haline Getirilen Bâtıl Ta ı Anlayışları
- Kur'ân-ı Kerim'de Put Kavramı ve Puta Tapma.
- Kur'ân-ı Kerim'de Her Çeşit Puta Tapma ve Şirk, Şu Şekillerde Tanımlanır
- Hadis-i Şeriflerde Put Kavramı ve Puta Tapma.
- Tevhid Penceresinden Günümüz ve İnsanımız.
- Tevhidin ve Putçuluğun Amelle İlişkisi
- Muvahhid; Tüm Putları Her Şekilde Reddeden Mü'min.
- Endâd; Bir Şeyi Allah'a Denk Tutma ve Putlaştırılan Sevgi
- Endâd Edinmenin İki Yansıması a- Endâdı (Bir Şeyi) Allah'ı Sever Gibi Sevmek
- b- Endâda Tâbi Olup Allah'a İtaat Eder Gibi İtaat Etmek
- Şirk; Putlaştırmanın Genel Adı
- Şirk ve Küfür İlişkisi
- Şirk En Büyük Zulümdür
- Şirk İnancının Bir Temeli Yoktur
- Allah (c.c.) şirk günahını affetmez
- Şirk koşmadan ölenlerin affedileceği umulur
- Şirkin ve Putperestliğin Çağdaş Yansımaları
- Güncel Câhilî Eğitimde Şirk
- Şirkin Sebepleri
- 1-) İnsanın Kendisini/Hevâsını (Basit Arzu ve Şehvetlerini) Ta ılaştırması
- 2-) Ataların Yolunu Körü Körüne Tâkip Etmek, Gelenekleri, Örf ve Âdetleri Yüceltmek, Irkçılık
- 3-) Aşırı Hürmet ve Saygı; Diğer Varlıkları Allah ve Rasûlünden Çok Sevmek