Dev
Dev
Dev:
Çok iri, güçlü ve genellikle korkunç görünümlü
olduğuna inanılan mitolojik varlık. Kötü varlıklar olarak görülen devlerin,
cinlerle irtibatlı oldukları kabul edilir. Eski Yunan mitolojisine göre Uranüs
ve Gaea'nın oğulları olan devler, tanrı Uranüs'ün kanı yeryüzüne düştüğünde bu
kandan doğarlar. Onların, Olimpus Dağında tanrılarla savaştıkları ve birçoğunun
Heracles ve Dionysus tarafından öldürüldüğü anlatılır. Devler, hemen bütün
mitolojilerde tanrılara karşıdırlar ve kötülük kampında yer alırlar. Dilimizdeki
dev kelimesi, İranlıların Zerdüşt dininde kötülü ruhlarını adlandıran "dîv" (Darvand
da denir) sözcüğünden gelmektedir. Zerdüşt dini şu duâyla başlar: "Deva'lara
(devlere) tapmaktan vazgeçiyor, Zerdüşt'ün izinde olduğumu, Ahura Mazda'ya
taptığımı ve Deva'ların (devlerin) düşmanı olduğumu bildiriyorum. İhtimal ki,
putperest câhiliyye insanları, Hak dindeki şeytan anlayışını çarpıtarak dev
anlayışına dönüştürmüştür. Çok eski Hint inançlarına göre de dünya bir dev'in
vücudunun parçalanmasıyla oluşmuştur; başından gök, gövdesinden hava,
ayaklarından da dünya meydana gelmiştir. Alnından ay, soluğundan rüzgârlar,
gözlerinden güneş ve ağzından tanrı İndra'yla Varuna doğmuş, Hintlilerin dört
ana kastı, devin öbür parçalarından oluşmuştur. Mezopotamya mitolojisi de
evrenin yaratılışını aşağı-yukarı böylesine bir tasarımla tasvir etmektedir.
İskandinav mitolojisindeki tasarım da hemen hemen bunun aynıdır; evrenin
oluşması dev Ymir'in parçalarıyla gerçekleşir. Vücudundan karalar, kemiklerinden
dağlar, kanından denizler, saçlarından ormanlar, beyninden bulutlar ve çürüyen
etlerinden oluşan kurtlardan da cüceler meydana gelir. Almanların ünlü Thor
öyküsünde mağaralar devlerin eldivenleri, fırtınalar devlerin horultularıdır.
Câhilî Türk inançlarında devler, "bir dudağı yerde, bir dudağı gökte" kocaman
varlıklar olarak tasarlanmıştır. Birbirleriyle evlenebilen erkekleri ve dişileri
vardır. Dişilerine dev anası denir. Kaf dağının ardında otururlar. Yunan
inançlarının en ünlü devleri Titan'lardır. Bunlar, ilk tanrılar olarak
tasarlanmışlardır.
Dev:
Çok iri, güçlü ve genellikle korkunç görünümlü
olduğuna inanılan mitolojik varlık. Kötü varlıklar olarak görülen devlerin,
cinlerle irtibatlı oldukları kabul edilir. Eski Yunan mitolojisine göre Uranüs
ve Gaea'nın oğulları olan devler, tanrı Uranüs'ün kanı yeryüzüne düştüğünde bu
kandan doğarlar. Onların, Olimpus Dağında tanrılarla savaştıkları ve birçoğunun
Heracles ve Dionysus tarafından öldürüldüğü anlatılır. Devler, hemen bütün
mitolojilerde tanrılara karşıdırlar ve kötülük kampında yer alırlar. Dilimizdeki
dev kelimesi, İranlıların Zerdüşt dininde kötülü ruhlarını adlandıran "dîv" (Darvand
da denir) sözcüğünden gelmektedir. Zerdüşt dini şu duâyla başlar: "Deva'lara
(devlere) tapmaktan vazgeçiyor, Zerdüşt'ün izinde olduğumu, Ahura Mazda'ya
taptığımı ve Deva'ların (devlerin) düşmanı olduğumu bildiriyorum. İhtimal ki,
putperest câhiliyye insanları, Hak dindeki şeytan anlayışını çarpıtarak dev
anlayışına dönüştürmüştür. Çok eski Hint inançlarına göre de dünya bir dev'in
vücudunun parçalanmasıyla oluşmuştur; başından gök, gövdesinden hava,
ayaklarından da dünya meydana gelmiştir. Alnından ay, soluğundan rüzgârlar,
gözlerinden güneş ve ağzından tanrı İndra'yla Varuna doğmuş, Hintlilerin dört
ana kastı, devin öbür parçalarından oluşmuştur. Mezopotamya mitolojisi de
evrenin yaratılışını aşağı-yukarı böylesine bir tasarımla tasvir etmektedir.
İskandinav mitolojisindeki tasarım da hemen hemen bunun aynıdır; evrenin
oluşması dev Ymir'in parçalarıyla gerçekleşir. Vücudundan karalar, kemiklerinden
dağlar, kanından denizler, saçlarından ormanlar, beyninden bulutlar ve çürüyen
etlerinden oluşan kurtlardan da cüceler meydana gelir. Almanların ünlü Thor
öyküsünde mağaralar devlerin eldivenleri, fırtınalar devlerin horultularıdır.
Câhilî Türk inançlarında devler, "bir dudağı yerde, bir dudağı gökte" kocaman
varlıklar olarak tasarlanmıştır. Birbirleriyle evlenebilen erkekleri ve dişileri
vardır. Dişilerine dev anası denir. Kaf dağının ardında otururlar. Yunan
inançlarının en ünlü devleri Titan'lardır. Bunlar, ilk tanrılar olarak
tasarlanmışlardır.
PUT VE PUTA TAPMA
- PUT VE PUTA TAPMA..
- Put; Anlam ve Mâhiyeti
- Putlara Tapınmanın Sebepleri
- Putperestlik
- Tarihten Günümüze Put ve Putlaştırma
- İlâh Nedir; Putlaştırıp İlâhlaştırma Nasıl Olmaktadır?.
- İlâh'ın Kur'an'daki Iki Mânâsı
- İlâh Düşüncesi
- Putlaştırılıp İlâh Haline Getirilen Bâtıl Ta ı Anlayışları
- Kur'ân-ı Kerim'de Put Kavramı ve Puta Tapma.
- Kur'ân-ı Kerim'de Her Çeşit Puta Tapma ve Şirk, Şu Şekillerde Tanımlanır
- Hadis-i Şeriflerde Put Kavramı ve Puta Tapma.
- Tevhid Penceresinden Günümüz ve İnsanımız.
- Tevhidin ve Putçuluğun Amelle İlişkisi
- Muvahhid; Tüm Putları Her Şekilde Reddeden Mü'min.
- Endâd; Bir Şeyi Allah'a Denk Tutma ve Putlaştırılan Sevgi
- Endâd Edinmenin İki Yansıması a- Endâdı (Bir Şeyi) Allah'ı Sever Gibi Sevmek
- b- Endâda Tâbi Olup Allah'a İtaat Eder Gibi İtaat Etmek
- Şirk; Putlaştırmanın Genel Adı
- Şirk ve Küfür İlişkisi
- Şirk En Büyük Zulümdür
- Şirk İnancının Bir Temeli Yoktur
- Allah (c.c.) şirk günahını affetmez
- Şirk koşmadan ölenlerin affedileceği umulur
- Şirkin ve Putperestliğin Çağdaş Yansımaları
- Güncel Câhilî Eğitimde Şirk
- Şirkin Sebepleri
- 1-) İnsanın Kendisini/Hevâsını (Basit Arzu ve Şehvetlerini) Ta ılaştırması
- 2-) Ataların Yolunu Körü Körüne Tâkip Etmek, Gelenekleri, Örf ve Âdetleri Yüceltmek, Irkçılık
- 3-) Aşırı Hürmet ve Saygı; Diğer Varlıkları Allah ve Rasûlünden Çok Sevmek