Fecir | Konular | Kitaplar

Velâdet

Velâdet



Velâdet:



 

Doğum. Tasavvufta; Tâlibin mürşide intisab
etmesi ve tarîkate girmesi. Buna  velâdet-i sâniye (ikinci doğum, mânevî doğum)
denir. Şeyh ile mürîdi arasında öyle bir kaynaşma (teellüf) hâsıl olur ki
neticede mürîd şeyhin parçası olur, tıpkı tabiî velâdette oğul babanın parçası
olduğu gibi. "İnsan iki kere doğmadan melekût âlemine yükselemez." İlk doğumla
madde âlemi ile irtibat kuran insan, ikinci doğum ile melekût âlemi ile irtibat
kurar. Mürîdin babası, onun bedeninin, şeyhi ise rûhunun var oluş sebebi
olduğundan, şeyh baba, mürîd onun oğludur. Mürid, babasının bel, şeyhinin yol
evlâdıdır. Şeyh, bir anne bebeğini nasıl sütü ile beslerse, öylece onu irfânı ve
feyzi ile besler. Buna redâ (süt emme süresi) denir. Seyr ve sülûkünü tamamlayan
ve rûhen olgunlaşarak bâliğ ve reşîd olan mürîde şeyh icâzetnâme (hilâfetnâme)
verir. Buna fitâm (sütten kesme) denir. Bu yüzden müridler, şeyhlerine  baba (eb,
vâlid, peder); şeyhler ise müridlerine evlâdları nazarıyla bakarlar.