Allah İnancının Fıtrî Oluşu
Allah İnancının Fıtrî Oluşu:
Allah Teâlâ insanı, kendi
varlığını algılayıp kavrayabilecek bir fıtrat üzere yaratmıştır. Zira "fıtrat",
"insanın Allah Teâlâ'nın varlığını idrâk edebilecek yetilerle donatılmış olarak
yaratılması veya Tevhid dinini kabul etmeye müsâit yaratılış" olarak tarif
edilmiştir. Kur'an, selîm bir fıtratla yaratılan insanın normal olarak kendi güç
ve kuvvetinin üstünde, kudret sahibi yüce bir yaratıcıyı kabul edeceğini
belirtir:
"Sen yüzünü âhanîf' olarak
dine, yani Allah insanları hangi âfıtrat' üzere yaratmış ise o fıtrata çevirir.
Allah'ın yaratışında değişme yoktur. İşte dosdoğru din budur; fakat insanların
çoğu bilmezler." (Rûm: 30/30)
Yine, Allah Teâlâ, elest
bezminde Âdemoğullarının zürriyetini, Allah'ın kendilerinin rabbi ve mâliki
olduğuna, O'ndan başka hiçbir ilâh bulunmadığına şâhit olarak sülâlelelerinden
kendilerini çıkardığını haber veriyor.[1]
Nitekim Allah Teâlâ onları bu fıtrat üzere yaratmıştır.
Evet, fıtratın bizzat kendisi
Allah'ın varlığını bilir ve şânı yüce Allah, elest bezmi veya kaalû belâ denilen
A'râf sûresi 172.âyetinde belirtildiği gibi Âdemoğullarından söz aldığı andan
itibaren fıtrat, ibâdetle Allah'a yönelir. Bu konuyu Allah Rasûlü şu şekilde
belirtir:
"Her doğan, fıtrat üzere
doğar. -Başka bir rivâyette ise âbu din üzere doğar'- (Fakat sonradan)
ana-babası onu yahûdileştirir, hıristiyanlaştırır veya mecûsileştirir..."[2]
Bu hadis-i şeriften
anlaşılacağı üzere Allah'ın varlığına inanmak, insanda doğal bir duygu ve
şuurdur. Bu duygu ve şuur; gaflet, inat, kibir gibi bazı ârızî hallerle
körelebilir. Fakat hiçbir zaman yok olmaz. Doğuştan Allah'ın varlığı fikrine ve
itikadına sahip olan insan, bu fikir ve inancı, çalışarak kazanmış ve öğrenmiş
değildir. Aksine, bu düşünce Allah tarafından yaratılmıştır. Yani Allah insanı,
Kendisine inanma ve Kendisini bilme özelliğiyle yaratmıştır. Merhamet, şefkat
hisleri, düşünme ve idrâk kabiliyetleri nasıl insanın mâhiyetini teşkil eden
vasıflarsa, bu özelliklere sahip olmayan insan nasıl düşünülemezse, Allah'ı
bilme ve O'na inanma vasfı da öyledir. İnsanın özelliğini teşkil eden
vasıflardan biri de inançtır. Her insan, bu inancı kendi rûhunda, vicdânında
duyar. Bu sebeple en medenî toplumlardan en ilkel kavimlere kadar herkeste bu
itikada rastlanır. Bütün insanlar, hak veya bâtıl mutlaka ilâhî bir kudretin
varlığına fıtraten inanagelmişlerdir.
Allah'ın varlığını her insan
içinde hisseder. İlhad ve inkârın en aşırı noktasına varmış bulunan bir
kimsenin bile, büyük bir felâketle karşılaştığı zaman taşa, toprağa veya ağaca
sığındığı görülmemiştir. Her insan, böyle bir durumda, fıtratının sevki ile
hemen Allah'a sığınır, bildiği isim ve sıfatlarla O'na yalvarır. Bu her çeşit
gözlemle sâbittir. Nasıl ki büyük bir tehlike ile karşılaşan bir insan, kaçacak
ve kurtulacak bir yer arar ve nasıl ki küçük çocuk, annesinin memesine
zarûretten ve yaratılıştan koşarsa, aynen öylece önemli anlarında insan da
yaratanını arar, O'na sığınır. Kur'an, bolluk ve refah zamanlarında içlerinde
fıtrî olarak mevcut olan Allah duygusunu gizleyen ve fakat başlarına bir felâket
gelince Allah'a yönelen insanlardan şöyle sözeder:
"O kâfirleri kara bulutlar
gibi dalga sardığı zaman, dini Allah'a has kılarak O'na yalvarır, duâ ederler.
Allah onları karaya çıkarıp kurtardığında içlerinden bir kısmı doğru yolda kalır
(diğerleri ise eski küfürlerine devam ederler)." (Lokman: 31/31).
"(Mûcizelerin Allah
tarafından olduğunu) Kalpleriyle yakînen bildikleri halde nefislerine zulmederek
ve kibirlenerek bütün mûcizeleri (açıktan) inkâr ettiler." (Neml: 27/14).
Bu âyet-i kerimelerde açıkça
ifade edildiği gibi, felâketlerle yüzyüze gelindiği ve sıkıntılarla
karşılaşıldığı zamanlarda çoğu kez fıtrat nefse ve akla galebe çalar, üstün
gelir ve insan kibri, gururu ve inadı bırakıp Allah'a yönelir, O'ndan istimdad
ederek yardım ister.[3]
[1]
A'râf: 7/172.
[2]
Buhârî, Cenâiz 33, 79; Müslim, Kader 23-25, İman 264; Ahmed bin Hanbel, II/315,
233, III/435, IV/9.
[3]
Mehmet Kubat, Kur'an'da Tevhid, s. 23-27. Ahmet Kalkan, Kur'an Kavram
Tefsiri.
TEVHİD
- TEVHİD..
- Tevhid; Anlam ve Mâhiyeti
- Tevhid'in Amacı
- Tevhid'in Kapsamı
- Tevhid'in Kısımları
- 1- Zat'ta Tevhid
- 2- Sıfatta Tevhid
- 3- Fiilde Tevhid
- Allah'tan Başka İlâh/Ta ı Yoktur İfadesinin Anlamı
- Tevhidin Pratik Görüntüleri
- 1- Kâinattaki Tevhid
- 2- Siyasette Tevhid
- 3- Toplumda Tevhid
- 4- Kişide Tevhid
- 5- Yürekte ve Dilde Tevhid
- Tevhid
- Tevhid ve Ahlak
- Tevhid; Hayatın Anlamı
- 1) Rubûbiyet Tevhidi
- 2) Ulûhiyet Tevhidi
- İbâdet
- Tevhidin Yansımaları
- Evrendeki Tevhid.
- Tevhid ve Allah'ın Hâkimiyeti
- Tevhid ve Tâğutlarla Mücâdele.
- Tevhidi Bozan Durumlar
- Kur'ân-ı Kerim'de Tek İlâh/Tevhid Kavramı
- Kur'an'da Tevhidle İlgili Önemli Vurgular
- Kur'an Metodu
- Allah İnancının Fıtrî Oluşu
- Tevhidin Göstergesi; Kapsadığı Mânâ ve Sonuçları 1- Tevhid Bir Hayat Nizamıdır
- 2- Tevhid, Bir İnkılâp Projesidir
- 3- Tevhid, Kâinat Nizamıdır
- 4- Tevhid, Özel Bir Medenyet ve Kültür Oluşturur
- 5- Tevhide İnanmak, Gerçek üstünlüğü Doğurur
- 6- Tevhid, Bir Kurtuluş Reçetesidir
- Tevhid Penceresinden Günümüz ve İnsanımız.
- Amelde Tevhid.
- MUVAHHİD..
- KELİME. Kelime Nedir?
- Kelime'nin Kur'an'daki Anlamları
- KELİME-İ ŞEHÂDET..
- KELİME-İ TAYYİBE.
- KELİME-İ TEVHİD..
- LÂ İLÂHE İLLALLAH..
- LA İLAHE İLLALLAH'IN DİNDEKİ YERİ VE ÖNEMİ
- La İlahe İllallah'ın Fazileti
- La İlahe İllallah'ın İ'rabı
- La İlahe İllallah'ın Rükûnleri
- La İlahe İllallah'ın Şartları
- La İlahe İllallah'ın Manası Ve Gereği
- La İlahe İllallah Sözü Ne Zaman Fayda Verir?.
- La İlahe İllallah'ın Fert Ve Toplum Üzerindeki Etkisi
- ULÛHİYET..
- % KAÇ MÜSLÜMANIM...
- % Kaç Müslümansınız?.
- Kelime-i Tevhidin Tarihçesi
- İnsanoğlu Kendi Kendine Yeterli Midir?.
- Niçin Peygamberlerin Kendi Kavimlerine Davet Ettiği İlk Kavram Kelime-i Tevhiddi?.
- Nuh (a.s.)
- Kelime-i Tevhide Olan Tepkiler
- Kavmin Kelime-i Tevhid Anlayışı
- Ve Sonuç
- Hud (a.s.) (Ad kavmine Gönderilmiştir)
- Kelime-i Tevhid Ve İlah Anlayışları
- Kelime-i Tevhide Tepkiler
- Ve Sonuç
- Semud Kavmi
- Kelime-i Tevhide Tepkiler
- Ve Sonuç;
- Sonuç.
- Lâ İlâhe İllâllah Derken Ne Tür İlahları Red Ediyoruz.
- İlah Olmanın Vasıfları
- Kelime-i Tevhidin Şartları
- Kelime-i Tevhidi Bozan Durumlar
- Peki Nasıl Kandırıldık?.
- Kelime-i Şahadet Üzerinde Oynanan Oyunlar
- Peki Ne Yapmalı?.
- % Kaç Müslümanız?.
- 1. Müslüman İtaatkârdır
- 2. Allah Rızası İçin Sever
- 3. Kardeşlerine Küsmez, Onları Terketmez.
- 4. Hoşgörülü ve Affedicidir
- 5. Güler yüzlüdür
- 6. Nasihat Eder
- 7. İyilik ve Vefakârlık Müslümanın Tabii Halidir
- 8. Kardeşlerine Karşı Yumuşaktır
- 9. Gıybet Etmez, Kardeşlerini Çekiştirmez.
- 10. Haset Etmez.
- 11. Münakaşa ve Rahatsız Edici Şakalardan Çekinir, Sözünde Durur
- 12. Doğrudur, Hile Yapmaz,Aldatmaz, İhanet Etmez.
- 13. Cömerttir
- 14. Kardeşlerine Dua Eder
- 15. Merhametlidir
- 16. Hayâlıdır, Ayıpları Örter
- 17. Fedakârdır
- Konuyla İlgili Geniş Bilgi Alınabilecek Kaynaklar
- ŞÜPHELERİ YOKEDEN TEVHİD GERÇEĞİ
- ÖNSÖZ..
- Besmele'nin Şerhi
- İlim ve İdrak.
- Rahmet ve Mağfiret
- Tevhid'in Çeşitleri
- Dinin Maksadı
- İlk Rasul
- Dinde Aşırılık.
- Salih Zat
- Son Rasul ve İsa.
- Rasûlullah'ın Kendilerine Gönderildiği Kafirler
- Müşrikler Rububiyyeti Kabul Ediyorlardı
- Müşriklerin Meleklere, Salihlere ve İsa'ya İbadeti
- İhlâs.
- Dua ve Türleri
- Kurban Keserek İbadet
- Adak.
- İstiğase (Yardım Dileği
- Rububiyyeti Kabul Yetmez.
- Tevhid "Lâ İlâhe İllallah" Sözünün Anlamıdır
- Aslolan Şehadet Kelimesinin Anlamıdır
- Kafirlerin En Cahilleri Bile "Lâ İlâhe İllallah"ın Manasını Kavrıyorlardı
- Allah Şirk'i Bağışlamaz.
- Mazeret Olmayan Cehalet
- Mazeret Olan Cehalet
- Aksine Delil Olmadıkça Kişinin Müslümanlığı Devam Eder
- Tekfir'e Mani Olan Şeyler
- Peygamberlerin Düşmanları
- Tevhid Düşmanları'nın Şüpheleri
- Muvahhid Olan Kimse Galiptir
- Kur'an-ı Kerim'in Batılı Yokedişi
- Batıl Ehline Cevap.
- "Biz Allah'a Ortak Koşmuyoruz, Salihleri Aracı Kılıyoruz..." Şüphesi
- "Onların Yalvardıkları da Rablerine Yakın Olmak İçin Yol Ararlar".
- "...Ben, Şefaat Edecekleri Ümidi İle Onlara Yöneliyorum..." Şüphesi
- "Salihlere Sığınmak Onlara Dua Etmek İbadet Değildir!?" Şüphesi
- Rasûlullah'ın Şefaati
- Salihlere Sığınmak Şirktir
- Şirki; Putlara Tapınmaktan İbaret Zannetmenin Yanlışlığı
- Eskilerin Şirki Şimdikilerden Hafifti
- Biz Allah'a, Rasûlullah'a ve Ahiret'e İnanıyoruz Diyerek Müşriklikten Sıyrılmak İsteyenlerin Şüphesi
- "Bize Bir İlah Yap Diyenler Kafir Olmadıklarına Göre..." Şüphesi
- "Kıyamet Gününde Rasullerden Yardım Dilenecek" Şüphesi
- Dua Talebi ve Selef-i Salih'in Tavrı
- Cebrail'in, İbrahim'e Bir İhtiyacın Var mı? Diye Sorması
- Tevhid Hususunda Önemli Bir Açıklama.
- ALTI ESASIN AÇIKLANMASI
- Birinci Esas Dini Allah'a Halis Kılmak ve Zıttı Allah'a Ortak Koşmak.
- İkinci Esas Dinin Etrafında Birleşmek ve Zıttı Dinde Ayrılığa Düşmek.
- Üçüncü Esas Yöneticilere İtaat
- Dördüncü Esas İlim ve Alimler, Fıkıh ve Fakihler
- İlmin Faziletleri
- Beşinci Esas Yüce Allah'ın Gerçek Dostları ve Onlara Benzemeye Çalışan Allah Düşmanları
- Altıncı Esas Kur'ân ve Sünnetin Terkedilip, Değişik Hevâ ve Görüşlere Uymaya Dair Şüphe