İnsan Hakları İhlâlleri Şeklindeki Fesat
İnsan Hakları İhlâlleri Şeklindeki Fesat
İnsan Hakları
İhlâlleri Şeklindeki Fesat:
Fesadın yaygın görünüşü, insan
hakları ihlalleridir. Bunlar, kan dökücülük, sömürü ve tahakküm ilişkileri
biçiminde kendini gösterir.
"...Kim bir kimseyi, bir
kimseye (cinayete) veya yeryüzünde bozgunculuğa karşılık olmadan öldürürse,
bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de onu diriltirse (ölümden bir hayat
kurtarırsa), bütün insanları diriltmiş gibi olur. And olsun ki onlara belgelerle
peygamberlerimiz geldi. Sonra buna rağmen onların pek çoğu, yeryüzünde taşkınlık
edenler (müsrifûn) oldu." (5/Mâide, 32).
Bir toplumda bozgunculara engel
olunamaması ve bozguncuların sayısının artması, bu toplumu ayakta tutan sosyal
düzenin bozulması, işlerin çığırından çıkması, toplumsal hayatta hiçbir şeyin
yolunda gitmemesi ve kargaşa ortamının hâkim olması demektir. Özellikle zâlim
yöneticiler ve politik seçkinler, toplumlarında kötülüğü ve fesadı
yaygınlaştırırlar. Bu fesatçılar, ister peygamber, isterse kendi
topluluklarından çıkan şuurlu insanlar olsun, bütün ıslahçılara karşı çıkarlar,
onlarla mücadele ederler (2/Bakara, 204-205).
İnsan Hakları
İhlâlleri Şeklindeki Fesat:
Fesadın yaygın görünüşü, insan
hakları ihlalleridir. Bunlar, kan dökücülük, sömürü ve tahakküm ilişkileri
biçiminde kendini gösterir.
"...Kim bir kimseyi, bir
kimseye (cinayete) veya yeryüzünde bozgunculuğa karşılık olmadan öldürürse,
bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de onu diriltirse (ölümden bir hayat
kurtarırsa), bütün insanları diriltmiş gibi olur. And olsun ki onlara belgelerle
peygamberlerimiz geldi. Sonra buna rağmen onların pek çoğu, yeryüzünde taşkınlık
edenler (müsrifûn) oldu." (5/Mâide, 32).
Bir toplumda bozgunculara engel
olunamaması ve bozguncuların sayısının artması, bu toplumu ayakta tutan sosyal
düzenin bozulması, işlerin çığırından çıkması, toplumsal hayatta hiçbir şeyin
yolunda gitmemesi ve kargaşa ortamının hâkim olması demektir. Özellikle zâlim
yöneticiler ve politik seçkinler, toplumlarında kötülüğü ve fesadı
yaygınlaştırırlar. Bu fesatçılar, ister peygamber, isterse kendi
topluluklarından çıkan şuurlu insanlar olsun, bütün ıslahçılara karşı çıkarlar,
onlarla mücadele ederler (2/Bakara, 204-205).
KITÂL-SAVAŞ
- KITÂL/SAVAŞ. Kıtâl/Savaş; Anlam ve Mâhiyeti
- Barış ve Savaş. Barış; İslâm'ın Temel Hedefi ve İnsanlararası İlişkilerin Temeli
- 1- Haksızlığa Uğramak
- 2- Fitneyi Önlemek, Tevhîdi/Allah'ın Birliğini Ortaya Koymak
- Hangi Kâfirlerle Savaşmadan İyi Geçinilebilir?.
- Kur'ân-ı Kerim'de Savaş Kavramı
- Tefsirlerden İktibaslar
- Hadis-i Şeriflerde Savaş.
- İslâm'da Savaşın Sebebi ve Amacı İslâm'da Kıtâlin Sebebi; Kurtarıcı Merhamet
- Yeryüzündeki Savaşların Sebebi
- Bir Savaşçı, Bir Komutan Olarak Rasûlullah.
- Düşmanlık ve Dostluk; Tevhidin Gereğidir, İmanın Dışa Yansımasıdır
- Her Din ve İdeolojinin Dostluk ve Düşmanlık Anlayışı Kendine Hastır
- Düşmanın Silâhıyla Silâhlanmak
- Cihad ve Mücâhede.
- Cihad Saldırı mıdır?.
- Cihadın Amacı ve Kapsamı
- Cihadın Fazileti
- Neye Karşı Cihad?
- Mücâhede
- Mücâhid
- Mücâhidlerin Özellikleri
- Gazve ve Seriyye.
- Seriyye
- Kıyâm..
- Nefr (Seferberlik)
- Ribat ve Murâbıt Ribat
- Murâbıt
- Râbıta
- Hadis-i Şeriflerde Murâbıtların Fazileti