İslam'ın Tebliği

İslam

İslam'ın
Tebliği



İnsanlık tarihi devam ettiği müddetçe,
İslam, herkese tebliğ edilmelidir. Bu davet ve tebliğin asıl gayesi, insanları
kula kulluktan kurtarıp sadece tek olan Allah'a bağlamaktır. Bu görevi yapacak
insanlar mutlaka olmalıdır. "İçinizden insanları hayra çağıracak, iyiliği
emredip kötülükten alıkoyacak bir cemaat bulunsun. İşte onlar kurtuluşa
erenlerdir." (Al-i İmran, 104) ayet-i
kerimesi bu durumu te'yid etmektedir. İslam, herkese, ama özellikle müslüman
geçinenlere götürülmelidir. Çünkü onların İslam bildikleri şeyler İslam
değildir. Bu durum mutlaka düzeltilip onlara hakikat gösterilmelidir.

İslamî davetin gayelerinden biri de, İslam'ı
tekeline alıp ona kimseyi ulaştırmayanların elinden İslam'ı alıp herkesin ona
ulaşmasını sağlamaktır. İslam, hiç bir gücün tekelinde olamaz. Hiç bir güç
İslam'ın bazı ibadetlerini elinin altına alıp zorlaştıramaz. Bunu yapanlar,
ister İslam adına yapsınlar, isterse cahiliye adına yapsınlar; her iki durum da
Allah'a karşı büyük bir edepsizliktir. Çünkü Allahü Teala, kendisine ulaşma
yolunda ne kadar engeller varsa kaldırılmasını ister. Hatta o engellere karşı
cihadı her müslümana farz kılmıştır. Ta ki, insanlar saf ve berrak olan İslam'ı
kendi istekleriyle tanısınlar, öğrensinler ve onu kabullensinler. İnsanları,
insanların hakimiyet ve sultasından, değer verdik-leri ağalardan, ağabeylerden,
atalardan, babalardan, efendilerden ve bağlanıp kaldıkları âdetlerden kurtarıp,
hayatın her safhasında Allah'ın nizam ve hakimiyeti olan İslam'a ulaştırmak...
İşte, İslam budur ve bütün peygamberler de bunun için gönderilmişlerdir.

[1]






[1]
Ahmet Kalkan, İslam Akaidi 69.