Fecir | Konular | Kitaplar

Müslüman olarak alış-verişlerde dikkat edeceğimiz bazı hususlar vardır

Müslüman olarak alış



Müslüman olarak alış-verişlerde
dikkat edeceğimiz bazı hususlar vardır:

 

Ticâretle meşgul olan bir müslümanın özen göstermesi gereken ilk önemli konu,
haram kılınan malların satışını yapmamaktır. Allah bir şeyi haram kılmışsa, onun
bedelini de haram kılmıştır. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.) şarapla ilgili
olarak "İçilmesini haram kılan Allah Teâlâ, satılmasını da haram kıldı."
(Ebû Dâvud, Büyû' 64) buyurarak meseleyi gâyet açık bir şekilde belirlemiştir.
Aynı şekilde mü'min bir kasabın, Allah'ın adı anılarak kesilmemiş olan bir
hayvanın etini satması da böyledir. Çünkü hayvan boğazlarken kasden Allah'ın adı
anılmazsa o et haram olur. Buna göre, bir müslüman böyle bir eti satamaz. Aynı
şekilde put ve benzeri şeylerin de satışı İslâm'da yasaktır.

Çalıntı olan bir malın satılması veya piyasaya sürülmesi de câiz değildir. Hz.
Peygamber (s.a.s.)'in: "Kim bildiği halde hırsızlıkla elde edilmiş çalıntı
bir malı satın alırsa onun günahına ve alçaklığına ortak olmuştur" (Beyhakî,
Sünen, V/336) buyurduğu bilinmektedir. Buna göre ticâretle uğraşan bir
müslümanın gerek mal alırken ve gerek satarken bu hususlarda titizlik göstermesi
gerekir.

İslâm toplumunda malların fiyatlarına sun'î olarak yapılan müdâhaleler asla câiz
değildir. Rasûlullah (s.a.s.): "Pahalılığı arttırmak için fiyatlara müdâhale
eden kimseyi Kıyâmet gününde büyük bir ateşin üzerinde oturtmayı Allah Teâlâ
üzerine almıştır" buyurmaktadır.

İslâm toplumunda karaborsa (ihtikâr) haramdır. Karaborsa, bir malın fiyatının
artması için piyasadan çekilmesi, stok edilmesi, satılmaması ve fiyatı artınca
satılmasıdır. Ticârette normal kâr helâldir. Fakat, ticâretin gâyesi her ne
pahasına olursa olsun kâr, hele aşırı kâr elde etmek değildir. İslâm'ın haram
kıldığı aşırı kâr yollarından biri de karaborsadır. Karaborsanın insanlara pek
çok zararı vardır. Bunları şöyle sıralayabiliriz: Piyasada sun'î darlık meydana
getirmek, tüketimi sun'î olarak artırmak, bu vesîleyle enflasyonu yükseltmek,
fazla fiyatla tüketicinin mağdur edilmesi, alıcı-satıcı arasındaki itimat, iyi
niyet, sevgi ve saygının ortadan kalkması... Birkaç kişinin aşırı para kazanması
için buna başvurması, günah sayılmıştır. Peygamberimiz karaborsacıyı şöyle
tehdit eder. "Pazara mal getiren rızıklandırılmış; ihtikâr (stok ve
karaborsa) yapan lânetlenmiştir." (İbn-i Mâce, Ticâret 6)

İhtikâr dînen haramdır. Bazı müctehidler ihtikârın sadece insan ve hayvan
yiyeceklerinde olduğunu kabul etmişlerdir. Yukarıda geçen hadîste ise genel bir
ifâde vardır; yani insanın bütün ihtiyaçlarını içine almaktadır. Buna göre
yiyecek maddesi dışında kalan diğer ihtiyaç maddeleri de, karaborsacılığın
sınırı içine girmektedir. Çiftçinin ürettiği malı bekletmesi ise ihtikâr
değildir. Çiftçi emeğini değerlendirmek için bekletebilir. Fakat o mala, aşırı
bir ihtiyaç duyulursa piyasaya sürmesi daha iyidir.