el-Ğanî; Allah'ın Güzel İsimlerinden .
el
el-Ğanî; Allah'ın Güzel
İsimlerinden
el-Ğanî: Zengin olmak, başkasına
ihtiyacı olmamak anlamına gelen "Ğınâ" masdarından sıfat olan Allah'ın güzel
isimlerinden biridir. el-Ğanî ismi ve sıfatı Kur'an-ı Kerîm'de yedi yerde Allah
hakkında kullanılmıştır.
Allah'ın ganî olması, zat ve
sıfatları itibarıyla başkasından müstağnî olması anlamındadır. Gerek zat ve
sıfatlarında, gerek işlerinde hiçbir zaman, hiçbir sûrette, hiçbir şeye muhtaç
olmayan, bunun yanında herşeyin kendisine muhtaç olduğu tek zengin O'dur:
"Ey insanlar, siz Allah'a
muhtaçsınız; Allah ise, işte zengin ve hamde lâyık olan O'dur"
(35/Fâtır, 15).
"Allah zengindir, sizler
fakirsiniz"
(47/Muhammed, 38).
Allah'ın, başkasının kendisine
ibâdet etmesine de ihtiyacı yoktur. İnsanların O'na inanıp ibâdet etmeleri,
kendisine bir yararı olmadığı gibi, inanmamaları ve emirlerine itaat
etmemelerinin de kendisine bir zararı yoktur.
"Ve Mûsâ dedi ki: "Siz ve
yeryüzünde bulunanlar hep nankörlük etseniz, iyi bilin ki Allah zengindir,
(sizin Şükrünüze muhtaç değildir, zatında) övülmüştür"
(14/İbrâhim, 8).
"Kim şükrederse kendisi için
şükreder, kim nankörlük ederse muhakkak ki, Allah zengindir ve övgüye lâyıktır."
(31/Lokman, 12)
Allah'ın bu ismi Kur'an'da, diğer
isimlerinden Halîm, Hamîd, Kerîm gibi isimlerle zikredilmektedir. Böylece
Allah'ın, başkalarına muhtaç olmamakla birlikte yaratıklara ve özellikle
insanlara karşı ilgisiz, ihtimamsız olmadığı belirtilmektedir. Allah, "rahmet
sahibi gânîdir" (Suad Yıldırım, Kur'an'da Ulûhiyet, İstanbul 1987, s. 206).
Allah'ın ibâdetlerimize bir
ihtiyacı yoktur. Kur'ân-ı Kerîm bunu gayet açık ve birçok âyetinde ifâde
etmektedir: O'nun rızâsı için kesilen
"kurbanlık hayvanların ne etleri,
ne kanları Allah'a ulaşmaz; O'na ancak sizden takvâ ulaşır"
buyurur (22/Hacc, 37).
O halde insan Allah'a kulluk
ederken, O'nun emirlerini yerine getirirken Allah'a minnet etme gibi bir duyguya
kapılmamalıdır. Kula yaraşan, Rabbini bu şekilde tanıması; O'na muhtaç olduğunu
hatırından çıkarmaması, bütün ihtiyaçlarında O'na yönelmesidir.[1]
[1]
M. Sait Şimşek, Şamil İslâm Ansiklopedisi,
c. 2, s. 212-213.
el-Ğanî; Allah'ın Güzel
İsimlerinden
el-Ğanî: Zengin olmak, başkasına
ihtiyacı olmamak anlamına gelen "Ğınâ" masdarından sıfat olan Allah'ın güzel
isimlerinden biridir. el-Ğanî ismi ve sıfatı Kur'an-ı Kerîm'de yedi yerde Allah
hakkında kullanılmıştır.
Allah'ın ganî olması, zat ve
sıfatları itibarıyla başkasından müstağnî olması anlamındadır. Gerek zat ve
sıfatlarında, gerek işlerinde hiçbir zaman, hiçbir sûrette, hiçbir şeye muhtaç
olmayan, bunun yanında herşeyin kendisine muhtaç olduğu tek zengin O'dur:
"Ey insanlar, siz Allah'a
muhtaçsınız; Allah ise, işte zengin ve hamde lâyık olan O'dur"
(35/Fâtır, 15).
"Allah zengindir, sizler
fakirsiniz"
(47/Muhammed, 38).
Allah'ın, başkasının kendisine
ibâdet etmesine de ihtiyacı yoktur. İnsanların O'na inanıp ibâdet etmeleri,
kendisine bir yararı olmadığı gibi, inanmamaları ve emirlerine itaat
etmemelerinin de kendisine bir zararı yoktur.
"Ve Mûsâ dedi ki: "Siz ve
yeryüzünde bulunanlar hep nankörlük etseniz, iyi bilin ki Allah zengindir,
(sizin Şükrünüze muhtaç değildir, zatında) övülmüştür"
(14/İbrâhim, 8).
"Kim şükrederse kendisi için
şükreder, kim nankörlük ederse muhakkak ki, Allah zengindir ve övgüye lâyıktır."
(31/Lokman, 12)
Allah'ın bu ismi Kur'an'da, diğer
isimlerinden Halîm, Hamîd, Kerîm gibi isimlerle zikredilmektedir. Böylece
Allah'ın, başkalarına muhtaç olmamakla birlikte yaratıklara ve özellikle
insanlara karşı ilgisiz, ihtimamsız olmadığı belirtilmektedir. Allah, "rahmet
sahibi gânîdir" (Suad Yıldırım, Kur'an'da Ulûhiyet, İstanbul 1987, s. 206).
Allah'ın ibâdetlerimize bir
ihtiyacı yoktur. Kur'ân-ı Kerîm bunu gayet açık ve birçok âyetinde ifâde
etmektedir: O'nun rızâsı için kesilen
"kurbanlık hayvanların ne etleri,
ne kanları Allah'a ulaşmaz; O'na ancak sizden takvâ ulaşır"
buyurur (22/Hacc, 37).
O halde insan Allah'a kulluk
ederken, O'nun emirlerini yerine getirirken Allah'a minnet etme gibi bir duyguya
kapılmamalıdır. Kula yaraşan, Rabbini bu şekilde tanıması; O'na muhtaç olduğunu
hatırından çıkarmaması, bütün ihtiyaçlarında O'na yönelmesidir.[1]
[1]
M. Sait Şimşek, Şamil İslâm Ansiklopedisi,
c. 2, s. 212-213.
FAKİRLİK-ZENGİNLİK
- FAKİRLİK-ZENGİNLİK .. Fakirlik; Anlam ve Mâhiyeti
- Fakirliğe Karşı Getirilen Çözümler
- 1) Çalışma
- 2) Zengin Hısımların Himâyesi
- 3) Zekât
- 4) İslâm Devletinin Diğer Gelir Kaynakları
- Fairliğin Mertebeleri
- Miskîn; Anlam ve Mâhiyeti
- Zenginlik .
- Fakirlik mi, Zenginlik mi Daha Hayırlıdır? .
- 1- Fakirlik Üstündür
- 2- Zenginlik Üstündür
- 3-Kefâf (orta yol) Üstündür
- el-Ğanî; Allah'ın Güzel İsimlerinden .
- Kanaat; Eldekiyle Yetinme .
- Zühd .
- Zühdün Kısımları
- Zühdün Yozlaştırılması
- Gerçek Zâhidlik
- Hz. Peygamber'in Geçim Temini ve Zühdü .
- Evlilik So asında Ticârî Meşgaleleri
- Alış-Verişleri
- Ticaretinin Prensipleri
- Maîşet Temini Açısından Ticâretin Önemi
- Allah, Helâl Rızık İçin Çalışanları Sever
- Ticaret, Ziraat ve Cihad
- En Hayırlı Kazanç; Kendi Eliyle Çalışıp Kazanma
- Başkasına Yük Olmadan Yaşamak; Helâl Maîşet Temini
- Maîşet Temini İçin Peygamberimiz Çobanlık da Yapmıştır
- Yaşadığı Sâde Hayat ve İsraftan Kaçınması