2. İslâm Devleti tarafından doğrudan doğruya konulan cizye.

2

2. İslâm Devleti tarafından doğrudan doğruya
konulan cizye.



Müslümanlar kendi güçleriyle bir düşman ülkesini
ele geçirirler ve gayri müslim olan halkını yurtlarında "tebea" olarak
bırakırlarsa, bunlara miktarı İslâm Devleti'nce belirlenen cizye vergisi
konulur.

Hz. Peygamber döneminde sulh yoluyla miktarı
belirlenen cizye uygulamasından sonra, Hz. Ömer (r.a) 'hilafeti zamanında
zimmîler ekonomik durumlarına göre aşağıdaki şekilde üç sınıfa uyararak yıllık
cizye vergisi belirlemiştir.

a- Zenginler: Dış görünüş bakımından zengin
sayılanlardan yıllık 48 dirhem cizye alınmıştır. On bin dirhem ve daha çok bir
paraya sahip olanlar zengin sınıfta kabul edilmiştir. Hz. Peygamber zamanında 10
dirhem gümüş parayla iki koyun satın alınabiliyordu. Bu duruma göre yaklaşık iki
bin koyun tutarında serveti olan zengin sınıfında yer almıştır.

b- Orta halliler: İki yüz dirhem ve daha
fazlasına sahip olanlardan 24 dirhem cizye alınmıştır.

c- Çalışma gücü yeten yoksullardan ise yıllık 12
dirhem cizye alınmıştır. Bunlar 200 dirhemden daha fazla veya hiç parası olmayan
ve elinin emeği ile geçimini sağlayan çiftçi ve işçi kesimidir.

Yukarıdaki cizye miktarları 12 aya bölünerek her
ay eşit taksitler halinde ödenir. Ancak devlet, cizyeyi yıl sonlarında topluca
alma yoluna da gidebilir. Bu üç sınıf bir beldenin sosyal ve ekonomik durumu
dikkate alınarak belirlenir. Çocuklar, kadınlar, din adamları ve çalışmayacak
durumda bulunan gayri müslimler bu vergiden muaf tutulmuştur (el-Kâsânî, a.g.e.,
VII,112; İbn Âbidîn, Reddü'l-Muhtâr,III, 292; Zeylaî, Nasbü'rRâye, III, 447; Ebû
Yûsuf, Kitabü'l-Harâc, Kahire, 1397 H. 131, 132).

Şâfiîlere göre cizyenin en az miktarı yılda bir
dinardır (yaklaşık 4 gr. altın para). Çünkü Muaz b. Cebel'i (ö. 18/639) Allah'ın
Rasûlü Yemen'e gönderirken ergenlik çağına gelmiş her erkekten, bir dinar veya
onun değerinde meâfir denilen elbiseden almasını emretmiştir (bk. Ebû Dâvud
Zekât 5, İmâre 3; Tirmizî, Zekât 5; Nesâî, Zekât 8; Ahmed bin Hanbel, V/230,
233, 247). "Meâfir", Yemen'de Hemdanlılara nisbet edilen bir Yemen kumaşı
türüdür. Şâfiîlere göre, zenginden dört dinar, orta halliden iki dinar alınması
müstehaptır. Böylelikle Beyhakî'nin (ö. 458/1065) dediği gibi Hz. Ömer'in
uygulamasına uyulmuş olur.

İslâm'ın ilk dönemlerinde genel olarak bir dinar
altın paranın satın alma gücü on dirhem gümüş paraya denk durumda idi. Bu para
denkliği dikkate alınınca, Şafiîler, 40, 20 ve 10 dirhem cizye miktarlarını üç
sınıfın ekonomik durumuna göre benimsemiş olurlar.

Mâlikîlere göre ise, cizye, altın parası olanlar
için yıllık dört dinar, gümüş parası olanlar için ise kırk dirhemdir. Ancak
yoksul olanların cizye miktarı gücüne göre azaltılabilir (ez-Zühaylî, a.g.e., VI,
448).