FESAT ..

FESAT

FESAT

Kelime anlamı; bozulma,
kokuşma, orta yoldan ayrılma demektir.
Kur'an-ı Kerim'de; yeryüzünde
fitne uyandırıp, insanların durumunu ve yaşama yollarını doğruluktan saptırıp,
din ve dünyaya ait çıkarlarını zedelemek anlamında kullanılmıştır.
Bir şeyin faydalı olmaktan
çıkıp zararlı olmaya başlaması fesattır.
Aynı kökten gelen ‘ifsat'
bozma, kokuşturma, geçersiz duruma düşürme anlamına gelir.
Müfsit; bozan, bozgunculuk
yapan, ifsat eden demektir. Fasit ise, bozan, geçersiz kılan, batıl demektir.

Fesadın karşıtı sulh veya
salah'tır. Sulh veya salah; iyi olma, düzelme, iyiliğe aracı olma anlamlarına
gelir. Bunun çoğulu maslahattır. Maslahat, iyi olan halleri, düzelmeyi, faydalı
olan şeyi ifade etmektedir.
İfsat eden şeylere, fesat'a
sebep olan şeylerin hepsine ‘mefsedet' denmiştir.
İnsanların din, can, akıl,
nefis, nesil ve mal güvenliklerini çok önemli gören dinimiz, koyduğu hükümlerle
‘maslahatı kazanmak mefsedeti uzaklaştırmak' istemiştir.

[1]








[1]
Hüseyin K. Ece, İslam'ın Temel Kavramları, Beyan Yayınları: 182.