İman Açısından Kâinâta Bakış
İman Açısından Kâinâta Bakış
İman Açısından
Kâinâta Bakış:
İman, bütün varlıkların yaratıcısı olan Allah
Teâlâ'ya ve O'ndan gelen mesajlardaki gerçeklerin tümüne, evrensel boyutta
inanmak demek olduğu için bu ilgiyle, insanı düşündürmek bakımından
varlıkların içyüzünü, etkileşimlerini, ve aralarında cereyan eden çeşitli
karmaşık olaylardan bazılarını açıklamakta yarar vardır. Çünkü hem inanan
insanın, bu bilgiler sayesinde bir iç rahatlamaya kavuşması, hem birtakım
kuşkulardan henüz kurtulamamış kimselerin bundan bir ders çıkarması, hem de
gaflet içinde bocalayan insanların da bir uyarı alması söz konusu olabilir.
İnsanoğlu tarih boyunca kâinât sırları ve hayat
muammaları karşısında daima hayretler içinde kalmış, kimisi bu sırlar ve
muammalar karşısında heybetlenerek Allah'a teslim olurken kimileri de her şeyin
bir tesadüf eseri olarak meydana geldiğini ve bu çarkın hep böyle sürekli
dönüp duracağını ileri sürmüştür. Bu her iki gruptan insanlar günümüzde de
vardır. "Gerçekte kâinât bir yaratıcı tarafından mı vücuda getirilmiş, yoksa
tesadüflerin bir eseri olarak mı var olmuştur ?" Sorusu bugün de bazı
kafaları kurcalamaktadır.
Aslında tesadüfün varlık âleminde hiç bir
açıklaması yoktur. Ancak bu konudaki kuşkuların giderilmesi, insanın kendinden
başlayarak eşyaya ve olaylara daha dikkatli bakmasıyla mümkün olabilir. İşte bu
amaçla (İnsan, madde ve hayat) üçgeni içinde kısaca bazı düşündürücü
gerçeklerle yüzyüze geleceğiz.
[1]
[1]
Ferit Aydın, İslam'da İnanç Sistemi, Kahraman Yayınları: 92-93.
İman Açısından
Kâinâta Bakış:
İman, bütün varlıkların yaratıcısı olan Allah
Teâlâ'ya ve O'ndan gelen mesajlardaki gerçeklerin tümüne, evrensel boyutta
inanmak demek olduğu için bu ilgiyle, insanı düşündürmek bakımından
varlıkların içyüzünü, etkileşimlerini, ve aralarında cereyan eden çeşitli
karmaşık olaylardan bazılarını açıklamakta yarar vardır. Çünkü hem inanan
insanın, bu bilgiler sayesinde bir iç rahatlamaya kavuşması, hem birtakım
kuşkulardan henüz kurtulamamış kimselerin bundan bir ders çıkarması, hem de
gaflet içinde bocalayan insanların da bir uyarı alması söz konusu olabilir.
İnsanoğlu tarih boyunca kâinât sırları ve hayat
muammaları karşısında daima hayretler içinde kalmış, kimisi bu sırlar ve
muammalar karşısında heybetlenerek Allah'a teslim olurken kimileri de her şeyin
bir tesadüf eseri olarak meydana geldiğini ve bu çarkın hep böyle sürekli
dönüp duracağını ileri sürmüştür. Bu her iki gruptan insanlar günümüzde de
vardır. "Gerçekte kâinât bir yaratıcı tarafından mı vücuda getirilmiş, yoksa
tesadüflerin bir eseri olarak mı var olmuştur ?" Sorusu bugün de bazı
kafaları kurcalamaktadır.
Aslında tesadüfün varlık âleminde hiç bir
açıklaması yoktur. Ancak bu konudaki kuşkuların giderilmesi, insanın kendinden
başlayarak eşyaya ve olaylara daha dikkatli bakmasıyla mümkün olabilir. İşte bu
amaçla (İnsan, madde ve hayat) üçgeni içinde kısaca bazı düşündürücü
gerçeklerle yüzyüze geleceğiz.
[1]
[1]
Ferit Aydın, İslam'da İnanç Sistemi, Kahraman Yayınları: 92-93.
İMAN-MUMİN
- 1- Yanlış Algılama
- Birinci Kısım Tasdikle İlgili İtikadiyat'tır
- İMAN.. İman; Anlam ve Mahiyeti
- İmanla İlgili Sünnetullah (Allah'ın Değişmez Yasaları)
- Matbu İman
- 2- Kuşku İle Algılama
- İkinci Kısım Dille Alakalı Ameller
- İmanın Sahih (Geçerli) ve Kabule Şayan Olmasının Şartları
- Kur'an'da İman.
- Mevkuf İman
- 3- Çözümleyememe
- İman ve Gayb, İnanabilme Yeteneği
- İmanı Bozan Haller
- İmanın Dereceleri 1) İcmali İman
- Üçüncü Kısım Bedenî Ameller
- 1. Çeşit Muayyen Şeylere Ait Olanlar
- 1) Cibt ve Tağuta İnanmak
- 2) Tafsili İman
- 4- Kavrama Veya Duyumsama
- İman ve Diyalektik.
- 1- Sağlam Duyular
- 2. Çeşit Kendisine Tabi Olanlarla İlgili Şeyler
- 2) Şirk Koşmak
- Kelâmcı Kamplar
- Tafsili İmanın Dereceleri ve İman Esasları
- 2- Akıl
- 3. Çeşit Âmmeye Müteallik Şeyler
- 3) Kâfirleri Veli ve Yönetici Tanımak
- İman Artar, Eksilir mi?.
- Mu'tezilîler