Fecir | Konular | Kitaplar

el-AZÎZ

Yeni Sayfa 1



﴿ اَلْعَزِيزُ ﴾
el-AZÎZ



"el-Azîz",[1]
tam izzet sahibi olandır. Tüm kötülüklerden, şerlerden ve ayıplardan uzak olması
izzetinin tam (=mükemmel) olmasından dolayıdır.



Çünkü

bu noksanlıklar izzetin tamamına zıttır.[2]



 



* * *

 




[1]
     Kıymetli, değerli seçkin izzet sahibi, muhterem, kuvvetli, üstün, yüce,
şeref sahibi, bulunmaz derecede az ve nadir olmak; her şeye gücü yetmek, hiç
bir zaman yenilmemek.


Aziz, arapça "azze" kökünden gelmekte olup, "izz" masdarından bir sıfattır,
"eizze" ve "eizzâ" şeklinde gelen kalıpları da vardır.


Istılahta ise; "Aziz" Yüce Allah'ın isimlerinden birisidir. O'nun mutlak
hâkimiyet ve üstünlüğünü ifade eder. O hiç bir şekil ve surette asla
yenilgiye uğramayan, her şeye gücü yetendir. O, haksızlık yapılamayacak
kadar güçlüdür.' O en üstündür, en yücedir, şeref ve izzet sahibidir.


İzzet; tam olarak zilletin, yani aşağılık, düşüklük ve acizliğin zıddıdır.


Aziz ve izzet ile bunların zıddı olan zelil ve zillet kelimeleri halk
arasında da kullanılmakta ve genellikle aynı lügat anlamını korumaktadır.
Bir hitap sözcüğü olarak kullandığımız "aziz" kelimesi, hitap ettiğimiz
topluluğa veya kişiye bir şeref ve üstünlük atfetmekte ve bir iltifat ifade
etmektedir. Aynı zamanda bir saygı ve bağlılık sözcüğüdür.

Yüce Allah'ın
isimlerinden olan "el-Aziz" ismi, Kur'an-ı Kerîm'de doksan bir yerde
geçmektedir. Fakat hiç bir yerde tek başına zikredilmemiş; daima Esmâ-ı
Hüsnâ'dan diğer bir isimle beraber vârid olmuştur. Bunların başında el-Hakîm
gelmektedir ki, toplam kırk yedi yerde beraber geçmektedir. Bunu onbeş yer
ile el-Alîm, daha sonra sırasıyla el-Kavî, er-Rahîm, Zuntikâm, el-Hamîd,
el-Gaffâr, el-Cebbâr, el-Gafûr, el-Vehhâb, el-Kerîm ve el-Muktedir isimleri
takip eder. Aziz isminin geçtiği doksan bir âyetin ellisi Mekkî, kırk biri
ise Medenî'dir. Burada dikkati çeken önemli bir husus da, Yüce Allah'ın
azamet ve kudretini ifade eden bu Aziz sıfatının daha ziyade Cemâl
sıfatlarıyla beraber zikredilmesidir. Bu doksan bir âyetin onüçünde Zuntikâm,
el-Kavî ve el-Cebbâr isimleriyle yani Celal sıfatlarıyla beraber geçmektedir.
Geriye kalan yetmiş sekiz ayette ise Cemâl sıfatlarıyla beraber geçmektedir.
O ne kadar merhametli ve ne kadar affedicidir. Zirâ O azîzdir, izzet
sahibidir, kullarına en çok acıyandır.






[2]
     Şifâu'l-Alîl, s.

180.