Bu İsmi Bilmenin Faydaları
Bu İsmi Bilmenin Faydaları
Bu İsmi Bilmenin Faydaları
1-
Her müslüman kesin bir şekilde, Allah'tan başka kullar arasında hükmeden ve hak
ile bâtılın arasını açan olmadığına inanmalıdır. Çünkü gerçekte O'ndan başka
fail ve Hâkim yoktur. Bu yüzden her müslüman, Allah'tan başka Hâkim olmadığına
inanmalı ve O'nun hükmünden başka hüküm kabul etmemelidir. Yüce Allah bu gerçeği
Kur'an-ı Kerîm'in pek çok âyetinde açık bir şekilde vurgular. Bu âyetlerden
bazıları şöyledir:
"Allah'tan başka bir hakem mi arayayım? Oysa O, size Kitabı açıklanmış olarak
indirmiştir.[1]
"Kim Allah'ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar, kâfir olanlardır."[2]
"Kim Allah'ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar, zalim olanlardır."[3]
"Kim Allah'ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar, fasık olanlardır."[4]
Müslüman, Allah'ın hükmünü ve bu hükümle lehinde veya aleyhinde verilen hükmü
içtenlikle kabul etmeli ve ona boyun eğmelidir. Şu âyetlerde bu duruma işaret
edilmektedir:
"Hayır, öyle değil; Rabb'ine andolsun, aralarında çekiştikleri şeylerde seni
hakem kılıp sonra senin verdiğin hükme, içlerinde hiç bir sıkıntı bulmaksızın,
tam bir teslimiyetle teslim olmadıkça, iman etmiş olmazlar."[5]
"Onlar derler ki: "Allah'a ve Resule iman ettik ve itaat ettik" sonra da
bunun ardından onlardan bir grup sırt çevirir. Bunlar iman etmiş değildirler.
Aralarında hükmetmesi için onlar Allah'a ve Resûlüne çağrıldıkları zaman,
onlardan bir grup yüz çevirir. Eğer hak onların lehlerinde ise, ona boyun eğerek
gelirler. Bunların kalplerinde hastalık mı var? Yoksa kuşkuya mı kapıldılar?
Yoksa Allah'ın ve Resûlünün kendilerine karşı haksızlık yapacağından mı
korkmaktadırlar? Hayır, onlar zalim olanlardır. Aralarında hükmetmesi için,
Allah'a ve Resûlüne çağrıldıkları zaman mü'min olanların sözü: "İşittik ve itaat
ettik" demeleridir. İşte felaha kavuşanlar bunlardır. Kim Allah'a ve Resûlüne
itaat ederse ve Allah'tan korkup O'ndan sakınırsa, işte âkurtuluşa ve mutluluğa'
erenler bunlardır."[6]
2-
Müslüman, kapalı olan her şeyi ancak Allah'ın açabileceğini bilmelidir.
Kullarına rızık ve merhamet kapılarını açan, zor ve kitlenen işleri çözüp açan,
hakkı görmeleri için kalplerini ve gözlerini açan, sıkıntı ve darlıktan sonra
gönüllerini açıp ferahlık veren, anlaşılmayan kapalı her sorunu kolaylıkla açan
O'dur. "Gaybın (açacak) anahtarları O'nun katındadır. O'ndan başka hiç kimse
onu (gaybı) bilemez."[7],
"Allah, kimin göğsünü İslâm'a yarıp-açmışsa, artık o, Rabb'inden olan bir
nur üzerindedir."[8]
Allah'tan başka hiç kimse göğüsleri İslâm'a açamaz, gayb kapılarını açmaya gücü
yetmez. Ancak her mü'min bunda bir pay sahibidir. Allah dilediğini dilediği
kimseye ihsan eder. Gaybten en büyük payı alanlar peygamberler, sonra veliler,
sonra âlimler, sonra da sıradan mü'minlerdir. Allah, inkarcıların dışında hiç
kimseyi bu paydan mahrum bırakmamıştır.
Ey Allah'ın kalp kilitlerini açtığı ve kendi katından üzerine nurlar yağdırdığı
kişi! Allah'ın kapılarını sana açtığı gibi sen de, ilim anahtarlarıyla cahil ve
bilgisiz kimselerin kapalı kalplerini aç ve onların gönüllerini fethet. Yüce
Allah'ın şöyle buyurduğunu unutma: "Allah'ın sana ihsan ettiği gibi, sende
ihsanda bulun."[9]
Eğer Allah sana bu kapıyı açmamış ama sana bol zâhiri rızık vermişse, sen de
açık kalpli ve cömert bir ele sahip ol. Cimrilik etme. Anahtarı kaybolmayan ve
asla kapanmayan ve tükenmeyen hazinelerden infak ettiğini unutma. Eğer bu kapı
da sana açılmamışsa, Hz. Peygamber'in buyurduğu gibi elinde kötülüğe kapalı
hayra açık anahtar bulunan kimse gibi olmaya çalış. Hz. Peygamber şöyle
buyurmuştur: "Kimi insanlar kötülüğe kapalı hayra açıktırlar. Kimi insanlar da
kötülüğe açık iyiliğe kapalıdırlar. Allah'ın hayır anahtarlarını eline verdiği
kimseye ne mutlu! Allah'ın kötülük anahtarlarını eline verdiği kimseye de ne
yazık!"[10]
* * *
[1]
En'am,
114.
[2]
Maide,
44.
[3]
Maide,
45.
[4]
Maide,
47.
[5]
Nisa,
65.
[6]
Nur,
47-52.
[7]
En'am,
59.
[8]
Zümer,
22.
[9]
Kasas,
77.
[10]
İbn Mâce,
237;
Kurtubî, a.g.e.,
1/
224-226.
Bu İsmi Bilmenin Faydaları
1-
Her müslüman kesin bir şekilde, Allah'tan başka kullar arasında hükmeden ve hak
ile bâtılın arasını açan olmadığına inanmalıdır. Çünkü gerçekte O'ndan başka
fail ve Hâkim yoktur. Bu yüzden her müslüman, Allah'tan başka Hâkim olmadığına
inanmalı ve O'nun hükmünden başka hüküm kabul etmemelidir. Yüce Allah bu gerçeği
Kur'an-ı Kerîm'in pek çok âyetinde açık bir şekilde vurgular. Bu âyetlerden
bazıları şöyledir:
"Allah'tan başka bir hakem mi arayayım? Oysa O, size Kitabı açıklanmış olarak
indirmiştir.[1]
"Kim Allah'ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar, kâfir olanlardır."[2]
"Kim Allah'ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar, zalim olanlardır."[3]
"Kim Allah'ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar, fasık olanlardır."[4]
Müslüman, Allah'ın hükmünü ve bu hükümle lehinde veya aleyhinde verilen hükmü
içtenlikle kabul etmeli ve ona boyun eğmelidir. Şu âyetlerde bu duruma işaret
edilmektedir:
"Hayır, öyle değil; Rabb'ine andolsun, aralarında çekiştikleri şeylerde seni
hakem kılıp sonra senin verdiğin hükme, içlerinde hiç bir sıkıntı bulmaksızın,
tam bir teslimiyetle teslim olmadıkça, iman etmiş olmazlar."[5]
"Onlar derler ki: "Allah'a ve Resule iman ettik ve itaat ettik" sonra da
bunun ardından onlardan bir grup sırt çevirir. Bunlar iman etmiş değildirler.
Aralarında hükmetmesi için onlar Allah'a ve Resûlüne çağrıldıkları zaman,
onlardan bir grup yüz çevirir. Eğer hak onların lehlerinde ise, ona boyun eğerek
gelirler. Bunların kalplerinde hastalık mı var? Yoksa kuşkuya mı kapıldılar?
Yoksa Allah'ın ve Resûlünün kendilerine karşı haksızlık yapacağından mı
korkmaktadırlar? Hayır, onlar zalim olanlardır. Aralarında hükmetmesi için,
Allah'a ve Resûlüne çağrıldıkları zaman mü'min olanların sözü: "İşittik ve itaat
ettik" demeleridir. İşte felaha kavuşanlar bunlardır. Kim Allah'a ve Resûlüne
itaat ederse ve Allah'tan korkup O'ndan sakınırsa, işte âkurtuluşa ve mutluluğa'
erenler bunlardır."[6]
2-
Müslüman, kapalı olan her şeyi ancak Allah'ın açabileceğini bilmelidir.
Kullarına rızık ve merhamet kapılarını açan, zor ve kitlenen işleri çözüp açan,
hakkı görmeleri için kalplerini ve gözlerini açan, sıkıntı ve darlıktan sonra
gönüllerini açıp ferahlık veren, anlaşılmayan kapalı her sorunu kolaylıkla açan
O'dur. "Gaybın (açacak) anahtarları O'nun katındadır. O'ndan başka hiç kimse
onu (gaybı) bilemez."[7],
"Allah, kimin göğsünü İslâm'a yarıp-açmışsa, artık o, Rabb'inden olan bir
nur üzerindedir."[8]
Allah'tan başka hiç kimse göğüsleri İslâm'a açamaz, gayb kapılarını açmaya gücü
yetmez. Ancak her mü'min bunda bir pay sahibidir. Allah dilediğini dilediği
kimseye ihsan eder. Gaybten en büyük payı alanlar peygamberler, sonra veliler,
sonra âlimler, sonra da sıradan mü'minlerdir. Allah, inkarcıların dışında hiç
kimseyi bu paydan mahrum bırakmamıştır.
Ey Allah'ın kalp kilitlerini açtığı ve kendi katından üzerine nurlar yağdırdığı
kişi! Allah'ın kapılarını sana açtığı gibi sen de, ilim anahtarlarıyla cahil ve
bilgisiz kimselerin kapalı kalplerini aç ve onların gönüllerini fethet. Yüce
Allah'ın şöyle buyurduğunu unutma: "Allah'ın sana ihsan ettiği gibi, sende
ihsanda bulun."[9]
Eğer Allah sana bu kapıyı açmamış ama sana bol zâhiri rızık vermişse, sen de
açık kalpli ve cömert bir ele sahip ol. Cimrilik etme. Anahtarı kaybolmayan ve
asla kapanmayan ve tükenmeyen hazinelerden infak ettiğini unutma. Eğer bu kapı
da sana açılmamışsa, Hz. Peygamber'in buyurduğu gibi elinde kötülüğe kapalı
hayra açık anahtar bulunan kimse gibi olmaya çalış. Hz. Peygamber şöyle
buyurmuştur: "Kimi insanlar kötülüğe kapalı hayra açıktırlar. Kimi insanlar da
kötülüğe açık iyiliğe kapalıdırlar. Allah'ın hayır anahtarlarını eline verdiği
kimseye ne mutlu! Allah'ın kötülük anahtarlarını eline verdiği kimseye de ne
yazık!"[10]
* * *
[1]
En'am,
114.
[2]
Maide,
44.
[3]
Maide,
45.
[4]
Maide,
47.
[5]
Nisa,
65.
[6]
Nur,
47-52.
[7]
En'am,
59.
[8]
Zümer,
22.
[9]
Kasas,
77.
[10]
İbn Mâce,
237;
Kurtubî, a.g.e.,
1/
224-226.
Esmau'l-Husna
- Esmau'l-Husna
- İçindekiler
- Önsöz
- Kitap Hakkında
- ALLAH
- "Allah" Adının Bütün İsim ve Sıfatları Kapsaması
- "Allah" Kelimesinin Kökeni
- "Allah" Adı Türememiştir; Türediğini İddia Etmenin Amacı Nedir?
- "Allahümme" Kelimesinin Anlamı
- Basralı Dilbilimcilerin Cevabı
- EKREM-KERİM
- Ekrem'in Anlamı
- Kerîm'in Anlamı
- Ekrem Kerîm Arasındaki Fark
- Yüce Allah'ın Kerem Sahibi Oluşunun Göstergeleri
- EVVEL-AHİR-ZAHİR-BATIN
- Evvel ve'l-Âhir'in Anlamı
- Fahrüddin Râzî'nin Görüşü
- İbn Kayyim'in görüşü
- Bu İsimleri Bilmenin Sağladığı Yararlar
- BARİ
- Bu İsmi Bilmenin Faydası
- BASİT-KABIZ
- Bu İki İsmi Bilmenin Faydaları
- BAİS
- Bâ'is İsmini Bilmenin Faydası
- BAKİ
- Bâkî İsminin Anlamları
- BEDİ'
- BER